Bundan tam 19 yıl önce Türkiye
hapishanelerinde benzeri ancak savaşlarda görülebilecek bir vahşetle karşı
karşıya kaldık. 28 Devrimci tutsak çeşitli şekillerde
katledildi ve etkisi çok uzun yıllar sürecek bir yok etme saldırısı da
başlatılmış oldu. Tüm bu vahşetin sebebi Türkiye'deki devrimci mücadeleyi
ideolojik olarak bitirmek ve nihayetinde fiziki olarak da tasfiye etmekti. Bu
yüzden tamamen emperyalizmin istekleri ve yönlendirmeleri doğrultusunda F tipi
hapishaneleri inşa edilmiş, devrimci tutsaklar oralara zorla götürülmeye
çalışılmıştır.
Biz düşmanın
saldırılarını asla elimiz kolumuz bağlı beklemedik. Elimizde ne varsa onunla
direndik, son raddede ise bedenlerimizi direniş silahına çevirdik.
Devrimci tutsaklar faşizmin
hapishaneler politikasını tam olarak biliyor ve buna uygun politikalar
geliştiriyordu. Faşizm, emperyalist ülkelerin yönlendirmesiyle diğer ülkelerin
başarılı sonuçlar alınan F tipi tecrit hapishanelerini ne pahasına olursa olsun
Türkiye'de tedavüle koymak, burada tecrit ve tredman uygulamaları ile
psikolojik işkenceye bağlı olarak fiziksel işkenceyle devrimci tutsakların
ruh sağlığını bozmak, örgütsel boşluklar yaratabilmek, tek tek insanlar
üzerinde her türlü işkenceyi yoğunlaştırarak yıldırmak istiyordu. Her şeyin
bittiğini, artık faşizmin politikalarına direnilemeyeceğini düşünmemizi ve en
nihayetinde emperyalizmin dünya üzerindeki
hakimiyetini kabul etmemizi istiyordu.
Saldırı gündeme gelir gelmez her
insanımızın görüşü alınmış, saldırının niteliği kavratılmaya çalışılmış ve buna
uygun direniş önerileri konuşulmaya başlanmıştır. Ve ' Emperyalizm eğer ya teslimiyet
ya ölüm diyorsa, biz de kendi bedenlerimizi silaha çevirecek, ölümlerimizle bu
politikasını bozacağız' demişler, Ölüm Orucu direnişinde karar kılmışlardır. Ve tutsaklar
süresiz açlık greviyle başladıkları direnişi ölüm
orucuna çevirerek devam ettirmişlerdir.
19-22 Aralık katliam saldırısı da bundan sonra gündeme girmiştir. Evet devlet çok beklemeden
Türkiye'de devrim umudunu söndürmek için saldırmıştır. Fakat kendi
denetimlerinde olan hapishanelere bile zoru zoruna girebilmiş, tutsakların
ölümüne direnişiyle karşılaşmıştır. Hapishanelerin her köşesi tabiri caizse dar
edilmiştir onlara. Bu yüzden işleri çok zordu.
19-22 Aralık sadece bir katliam
değildir bizim için. 19-22 Aralık esasen bir direnişti. Hem de tarihin gördüğü
en büyük sınıf çatışmasını başlatacak bir direniş. Düşmanın ve bizim
söylediğimiz şu iki cümle aslında 19-22 Aralık'ı özetler niteliktedir. Düşman '
Ya teslimiyet ya ölüm' demiş, biz İbililerimizle, Fidanlarımızla ' Bir canım
var, feda olsun halkıma vatanıma' cevabını vermişizdir. İşte böyle feda
eylemleriyle, malta malta, koğuş koğuş, duvar duvar sürdürülen direnişle
karşılamıştık onları. Ve moral üstünlük F tipi hapishanelere zorla götürülsek
bile bizdeydi.
F tipi hapishanelerde de düşmanın
her politikasına karşı direnişler örgütlenmiş, ölüm
oruçlarının devam ettirilmesiyle zafere giden yolun önü açılmıştır. 2000-2007
arasında süren Büyük Ölüm Orucu direnişi böyle yaratılmış, böyle kazanılmıştır.
Ölümlerden yeniden doğmayı, düşüncelerimizden ne pahasına olursa olsun
vazgeçmemeyi ve dört duvar arasında, tecrit kuşatmasında örgütlülüğümüzü
korumayı öğrendik. Ve bugün 'dünyada savaşan tek biz varız ' diyebilmemizin
sebebi Büyük Direnişimizdir. Bugün hala mücadele edebiliyorsak, bunu Büyük
Direnişimize, bu direnişte şehit düşen 122'lerimize borçluyuz.
Bugün 122’ler Yolumuzu Aydınlatıyor!
122lerle açılan yolu yürümekten onur duyuyoruz. Bu yol zaferin yolu, her
kilometre taşı şehitlerimizin kanlarıyla örülü bir yol. Tarihimiz boyunca ideolojik
ve politik olarak yenildiğimiz görülmemiştir; bu yolda yürüdüğümüz sürece de
görülmeyecektir.
Bugün Grup Yorum 122’lerimizden güç alarak direnmektedir.
Mustafa Koçak gücünü yine onlardan almaktadır.
Nasıl Emperyalizmin kuşatmasını yardıysak işte öylece Mustafa'yı da zulmün
elinden alacağız.
Büyük direnişimizle Emperyalizmi nasıl yendiysek, buradan aldığımız
güçle Grup Yorum'un direnişinin zaferini de tadacağız.
SELAM OLSUN BU TARİHİ YARATAN ŞEHİTLERİMİZE!
SELAM OLSUN 122LERE!
19-22 ARALIK ŞEHİTLERİ ÖLÜMSÜZDÜR!
19-22 ARALIK'IN HESABINI SORDUK, SORACAĞIZ!
DEV-GENÇ
