
Almanya Düsseldorf’ta oturum hakları için direnen İlker
Şahin ve Deniz Yıldız’ın direnişleri üçüncü yılına giriyor. Her fırsatta demokratik olduğunu iddia eden
Almanya devleti insanların kazanılmış haklarını ellerinden almak ya da oturumuyla
tehdit etme konusunda da Avrupa’da öncülüğü sürdürüyor. Grup Yorum konserlerini yasaklıyor, izin
alınarak yapılan eylemlere katıldı diye insanlara dava açıyor, Yeri geliyor
yapılan piknikleri bile yasadışı, Pikniğe et götürülmesini bile “suç” sayabiliyor.
Bu konuda adeta faşist devletlerle yarışır durumdadır. Emeğiyle var olan göçmenlere karşı ise
“Oturum hakkı”nı sürekli bir tehdit aracı olarak kullanmakta bir sakınca
görmüyor. İnsanların oturum haklarına el koymak için devrimci, ilerici olması
da gerekmiyor. Her bir nedeni, insanlara karşı koz olarak kullanmak
demokratiklik değil olsa olsa şantajcılıktır. Mücadele ile kazanılmış, sosyal
yardımları bile sürekli, “şu belgeyi getirmezsen, paranı keserim, bu zamana
kadar şunu yapmazsan paranı keserim tehditlerini tanımayan bir göçmen yoktur.
Almanya sürekli evden çıkarmakla tehdit eden kötü bir ev sahibi gibidir. Hatta
bazen onu sadece tehdit aracı olarak kullanmaz insanları sınır dışı eder, oturumlarını elinden alır, uçağa bindirir
gönderdiği yerde başına ne geleceğine aldırmadan insanları mağdur eder. Göçmenlerin boynunu her an vurabileceğinin
mesajını verir durmadan. Irkçılığı
sürekli yükselterek, göçmenlerin katledilmesini örgütler. Ancak bizler
ülkemizden çeşitli nedenlerle ayrılmak zorunda kalmış göçmenler olarak
boynumuzda sürekli bir kılıç tehdidiyle yaşamak istemiyoruz. Zaten kendi
ülkemizdeki adaletsizliklere karşı mücadele ettiğimiz için, devrimci olmuş, haklarımızı bilen, haklı
olduğumuzda sonuna kadar mücadele etmekte kararlılığı taşıyan devrimcileriz. Bu
adaletsizlik kimden gelirse gelsin buna karşı mücadele etmek boynumuzun
borcudur. İşte bunlardan biri de
elimizden alınan oturum hakkımızdır.
Binlerce insanın karşılaştığı bu soruna tepki veren, sineye çekmeyen ve
Düsseldorf İçişleri bakanlığının tam karşısına çadırını açarak oturum haklarını
isteyen Düsseldorf Direnişçileri aynı sorunları yaşayanlara bir örnek
oluşturdu. Yıllarca ısrarla hakkını isteyen, korona bahanesiyle eylem yerleri
gasp edilen Düsseldorf direnişçileri direnmeye devam ederek örnek olmayı
sürdürüyorlar.
ONLARLA GURUR DUYUYORUZ!
Hakları elinden alınan, alınmaya çalışılan insanlara ne
yapmaları gerektiğini öğretiyorlar. Direnişten başka kazanılacak bir aracın
olmadığını her gün bir kez daha gösteriyorlar.
Adaletsizlik nereden gelirse gelsin, bu sözde “demokrasinin Merkezi” de
olsa o merkezde direnmeye devam edeceğiz, sineye çekmeyeceğiz ve hakkımızı
alacağız diyen Düsseldorf direnişçilerinin yanında, omuz başında olmaya devam
edeceğiz. Direnişte kazanımlarda
göstermiştir ki, Direnenler haklılar ve er ya da geç kazanan onlar olacak. Bu inançla üçüncü yılında DÜSSELDORF
DİRENİŞÇİLERİNİ SELAMLIYORUZ!
6 Kasım 2021 Cumartesi günü onlarla birlikte bizlerde
yapacakları mitingde omuz omuza olacağız.
Tüm halkımızı ve direnişe destek veren herkesi Düsseldorf’ta onların
sesine ses katmaya çağırıyoruz.
Yaşasın Düsseldorf Direnişimiz!
Oturum Haktır Gaspedilemez!
Direne Direne Kazanacağız!
Halkız Haklıyız Kazanacağız!
Almanya Adalet İstiyoruz Komitesi