Belçika Liege'de faaliyet yürüten Halk Kültür ve Dayanışma Merkezi ocak ayı Halk Toplantısı'nı yaptı.
Her ay bir kez düzenlenen Halk Toplantısı bu ay, 16 Ocak Pazar günü yaklaşık 30 kişinin katılımıyla gerçekleşti ve iki saat sürdü.
Halk-Mer'in düzenlediği bu üçüncü toplantının konusu ise; ülkemiz hapishanelerinde başlayan Ölüm Orucu ve Süresiz Açlık Grevi direnişiydi.
Öncelikle Avrupa'da yaşayan halklarımıza seslenen bir şiir ve bir yazı okuyarak başladık toplantıya.. Derneğimiz emekçilerinden bir arkadaşımızın okuduğu yazıda Avrupa'da emeğimizle varız vurgusu yapılırken, yüzümüzün ülkemize dönük olduğu belirtildi. Arkasından yapılan konuşmalarda: ülkemiz hapishaneleri gerçeği ele alındı, AKP faşizminin hasta tutsaklar politikasına değinildi. Ara ara soru cevap şeklinde ilerleyen toplantı bir süre sonra Ölüm orucu, açlık grevleri üzerine yoğunlaştı. Neden? sorusuna yanıtlar verildi. Dernek emekçileri ve katılımcıların açıklamalarıyla Ölüm orucu direnişçisi Sibel Balaç'ın ve SAG direnişçisi Gökhan Yıldırım'ın talepleri konuşuldu.
Bu sürece gelinirken bizlerin sorumlulukları ve nerelerde eksik kaldığımız konuşulurken bir nevi katılımcıların özeleştiri yaptıkları bir ortama tanık olduk. Bir direniş başladı, bugünden itibaren nasıl bir sahiplenme göstermemiz gerektiği ve neler yapabileceğimiz üzerine sohbetlerle devam eden toplantıda bazı somut eylemlilikler üzerine yoğunlaştık. Umut Feneri uçurma, devlet kurumları önünde açıklamalar yapma, kitlesel eylemler örgütleme, duvar gazeteleri asma gibi eylemlerle direnişin sesi, soluğu olacağımız alınan kararlardan bazılarıydı.
Son olarak Halk-Mer adına yapılan bir açıklamayla toplantı bitirildi. Açıklamada: ''Halk-Mer (Halk Kültür ve Dayanışma Merkezi) adından da anlaşılacağı üzere bir Kültür Merkezi'dir. Yani; kurslar düzenleriz, müzik, sinema, tiyatro çalışmaları örgütleriz. Dil dersleri organize eder, halkımızın sorunlarına çözüm bulabileceği dayanışmayı örgütleriz. Dayanışma Yemekleri, seminerler, tartışma programları düzenler; yarışmalar yaparız. Halay çeker, horon da teperiz. Gençlerimize kendilerini ifade edebileceği bir ortam yaratmaya çalışır, çocuklarımıza halkımızın en güzel en olumlu değerleriyle büyüyebilecekleri bir ortam sunmaya çalışırız. Ve şunu da belirtiriz ki; bizim, ülkemiz faşizminin ve genelde emperyalizmin halklarımıza yönelik topyekûn saldırısının karşısında politik bir duruşumuz vardır, sömürenin karşısında, ezilenin yanında halkımızın safındayız. Ve bu yanımızla Halk-Mer olarak ülkemizde başlayan Ölüm orucu direnişinin Belçika'daki sesiyiz. Direnişçilerin talepleri taleplerimizdir. Mücadeleyi yükseltmek bizim sorumluluğumuzdur. Faşizmin karşısında direnişçilerimizi sahiplenmek için Halk-Mer bizim kurumumuzdur, mevzimizdir.'' denildi..