SİBEL BALAÇ VE GÖKHAN YILDIRIM İÇİN ADALET İSTİYORUZ!
HASTA TUTSAK ALİ OSMAN KÖSE SERBEST BIRAKILSIN!
Bugün burada, Atina’daki Türkiye büyükelçiliği önünde, yani
Türkiye faşizminin temsilciliği önünde bir kez daha adalet talebimizi
haykırıyoruz. Ölüm orucundaki devrimci tutsaklar Sibel Balaç ve Gökhan
Yıldırım’ın adalet talebini, hasta tutsak Ali Osman Köse’ye özgürlük talebimizi
haykırıyoruz.
Sibel Balaç ve Gökhan Yıldırım Türkiye faşizminin
mahkemeleri tarafından haksız, hukuksuz şekilde ağır hapis cezalarına
çarptırıldılar. Adil olmayan yargılamalar sonucunda, kim olduğu bilinmeyen
gizli tanıkların yalan beyanlarıyla, sahte dijital delillerle, yani
delilsiz-kanıtsız şekilde yargılandılar ve cezalandırıldılar.
Yaşadıkları bu haksızlık, bu hukuksuzluk ve maruz kaldıkları
bu adaletsizlik karşısında bugüne başvurdukları tüm siyasi ve hukuki yollar
tıkandı, çaldıkları tüm kapılar yüzlerine kapandı. Bu yüzden, tutsaklık
koşullarında yapabilecekleri başka hiçbir şey, başvurabilecekleri başka hiçbir
hukuki yol bulamadıkları için ölüm orucuna başladılar. Tıpkı adalet şehidimiz
Mustafa Koçak gibi, tıpkı halkın avukatı Ebru Timtik gibi tıkanan yolları,
kapanan kapıları açmak için bedenlerini açlığa yatırdılar.
Onların bu kararı almalarına neden olan, onları bu kararı
almaya zorlayan ise onları haksız hukuksuz şekilde cezalandıran, adaletsiz
bırakan hakim ve savcılardır. Onları bu kararı almaya zorlayan bu
hukuksuzluğun, bu adaletsizliğin, bu yasal zorbalığın gerçek sorumlusu olan
faşizmdir, AKP iktidarıdır.
Sibel ve Gökhan’ın talepleri basit, karşılanabilir
taleplerdir. Sibel ve Gökhan’ın talepleri haklı ve meşru taleplerdir. Sibel ve
Gökhan’ın talepleri haksızlığa, hukuksuzluğa, adaletsizliğe mahkum edilmek
istenen milyonlarca insanımızın talepleridir. İşte bugün bunu haykırmak için
burada, Türkiye faşizminin temsilciliği önündeyiz.
Sibel Balaç ve Gökhan Yıldırım’ın taleplerinden biri de
başta kanser hastası devrimci tutsak Ali Osman Köse olmak üzere hasta
tutsakların serbest bırakılması talebidir.
Ali Osman Köse, ömrünün 38 yılını hapishanelerde geçirmiş,
22 yıldır F tipi tecrit hücrelerinde tutulan bir devrimci tutsaktır.
Devrimciliğinin bedeli olarak onu ömür boyu hapis cezasına mahkum eden faşizm,
şimdi de kanser hastası olmasına ve ağır sağlık sorunları yaşamasına rağmen
kendi hukukunu, kendi yasalarını da çiğneyerek onu tahliye etmeyip katletmek
istiyor.
Bugün işte bunun için bir kez daha buradayız. Burada ve
Avrupa’nın her yerinde Türkiye konsoloslukları önünde bir kez daha
haykırıyoruz: İNFAZ ERTELENEBİLİR, TEDAVİ ERTELENEMEZ! İNFAZ HER ZAMAN
YAPILABİLİR, TEDAVİ DERHAL YAPILMALIDIR!
Bugün Sibel Balaç ve Gökhan Yıldırım işte bunun için, AKP
faşizminin kendi yasalarına, kendi hukukuna uyması talebiyle ölüm orucundalar.
Onların taleplerinin karşılanmaması halinde ortaya çıkacak tüm sonuçlardan da
hem siyasi olarak hem hukuki olarak AKP iktidarı sorumlu olacaktır. Bu siyasi
ve hukuki sorumluluktan kurtulabilmek için yapabilecekleri ve yapmak zorunda
oldukları tek şey Gökhan Yıldırım ve Sibel Balaç’ın haklı ve meşru taleplerinin
karşılanması ve kanser hastası devrimci tutsak Ali Osman Köse’nin derhal
serbest bırakılmasıdır.
Bugün buradan, Atina’daki Türkiye büyükelçiliği önünden bir
kez daha haykırıyoruz.
Sibel Balaç ve Gökhan Yıldırım’ın Talepleri Kabul Edilsin!
Hasta Tutsaklar Serbest Bırakılsın!
Ali Osman Köse Serbest Bırakılsın!
Adalet istiyoruz, alacağız!
YUNANİSTAN HALK CEPHESİ