Avrupa tarihinin en uzun süreli açlık grevi direnişini
yaratan 129 Yasası ona karşı uzun direniş, 9. ayında.
Alman emperyalizmi, Almanya'nın emperyalist yargısı, bu
direnişi görmezden gelme tavrını sürdürseler de anlaşılıyor ki direniş onları
zorluyor.
2 Aralık'taki Berlin miting ve yürüyüşü ve aynı gün hayata
geçireceğimiz en az 500 kişilik açlık grevi, Alman emperyalizminin görmezden,
duymazdan gelen tavrını kırmak için yeni bir hamle olacaktır.
Görmeyen, duymayan, bilmeyen üç maymunları artık
oynayamıyorlar.
"Bilmezden" gelemiyorlar artık.
Mahkemede bunu görüyoruz.
Mahkemenin "açlık grevi bizi etkilemez" demek
zorunluluğunu hissetmesi bile, artık bu direnişin baskılanması altında
olduklarının, artık bilmezden gelemediklerinin kanıtıdır.
HALKIMIZ! YOLDAŞLAR! DOSTLARIMIZ!
Bugüne kadar hiçbir zaferi kolay elde etmedik.
Halkların mücadelesinde, sınıfların mücadelesinde kolay
zaferler yoktur zaten.
Çünkü karşımızdaki düşmanın, KAYBEDECEK çok şeyi var.
Emperyalistler, sömürücü burjuvalar, kendi halklarının ve
dünyayı soyma, sömürme, yakıp yıkma gücünü ellerinde tutmak istiyorlar. Asalak,
burjuva, lüks sefahat içindeki yaşamlarını kaybetmek istemiyorlar.
Alman emperyalizmi, Türkiye'deki 7 bin şirketinin
çıkarlarından, karlarından olmak istemiyor.
Bunun için AKP ile pazarlıklar yapıyor, onlara sözler
veriyor ve bu pazarlıklar doğrultusunda da Almanya'daki Türkiyeli devrimcilere
karşı her türlü hukuksuzluğu, baskıyı, yasaklamayı uyguluyorlar.
AMA BİZİ TESLİM ALAMAZLAR!
AMA HAKLARIMIZDAN VAZGEÇMEYECEĞİZ!
129 AB yasasına karşı direnişimizin talepleri haklı ve
meşrudur.
Bizim haklı, meşru, yasal eylemlerimiz ve faaliyetlerimiz
"terörize" edilemez. "Suç" ilan edilemez.
Buna izin vermeyeceğiz.
Halklarımızın yüzlerce yıllık mücadelesinin ürünü olan
demokratik haklarımız için direniyoruz.
9 aylık direnişimiz bunun içindir.
HALKIMIZ! YOLDAŞLAR!
129 direnişimizle, savunduğumuz sadece yargılanan dört
devrimci, antifaşist tutsak değildir.
Bir bütün olarak Almanya'daki her milliyetten tüm halkların
demokratik mücadele hakkını, haklarını ve özgürlüklerini savunuyoruz. Hepimizi
savunuyoruz. Tüm halkları savunuyoruz.
Bu direnişin sahiplenmesinin zorunluluğunun bir nedeni de
budur.
HALKIMIZ! YOLDAŞLAR! DOSTLARIMIZ!
Yarın 2 Aralık.
Unutmayalım! Yarın açlık grevindeyiz. Açlığımızı, Eda'nın,
Ilgın'ın, Sevil'in, Lena'nın açlığına katacağız.
Unutmayalım! Yarın Berlin sokaklarında yürüyecek, Berlin
meydanlarında haklı, meşru taleplerimizi tek ses olup haykıracağız.
YOLDAŞLAR!
Bugün bir kez daha ulaşabildiğimiz ve ulaşabileceğimiz
herkesi arayalım.
Bir kez daha hatırlatalım. Bir kez daha anlatalım.
Şu veya bu nedenle Berlin'e gelemeyenler olabilecektir. Bu
engelleri aşmamın çözümlerini üretmeye çalışalım.
Öte yandan, bir günlük açlığa hiçbir engel yoktur. Buna en
geniş katılımı sağlamayı hedefleyelim.
YOLDAŞLAR, HALKIMIZ, DOSTLARIMIZ!
BÜYÜK DİRENİŞE BÜYÜK SAHİPLENME YARAŞIR.
Büyük sahiplenmemizle
EDA'YI YAŞATACAĞIZ!
HASTA TUTSAKLARI İÇERİDE BIRAKMAYACAĞIZ!
HİÇBİR TUTSAK YOLDAŞIMIZI YALNIZ BIRAKMAYACAĞIZ!
Yarın AÇLIĞIMIZDA VE BERLİN'DE BULUŞMAK ÜZERE!
1.12.2023
Avrupa Halk Cephesi