1 mayıs FOSEM Fransa Gebze Hacıahmet Isparta Maraş Mektuplarımızla Tecriti Kıralım Muharrem Karataş Polonya Sevgi Erdoğan Vefa Evi TAYAD Tokat UTMP Zürich adana alibeyköy almanya altınşehir amed amerika anadolu anadolu alevi hareketi anadolu federasyonu anadolu kültür merkezi ankara antakya antalya antep anti-emperyalist cephe armutlu armutlu haber ataşehir avcılar avrupa avusturya açıklamalar bahçelievler bakırköy basın emekçileri meclisi bayrampaşa bağcılar belgesel belçika beykoz beşiktaş boğaziçi bulgaristan bursa cephe milisleri dağevleri denizli dersim dev-genç devrimci alevi hareketi devrimci işçi hareketi dhkc dhkc gerilla direnişler diyarbakır doğançay duyurular dünya düzce elazığ emekli meclisi esenyurt eskişehir festival filistin filmler galatasaray gazi gençlik gerilla giresun grup yorum gözaltı gülsuyu gülsuyu gülensu gündoğdu hacı ahmet hacıhüsrev halk bahçesi halk cephesi halk meclisi halkın hukuk bürosu halkın mühendis mimarları hasan ferit gedik hasköy hatay hindistan hollanda idil halk tiyatrosu idil kültür merkezi ikitelli ingiltere istanbul isveç isviçre italya izmir işçi meclisi kadıköy kampanyalar kamu emekçileri cephesi karadeniz kartal kazova kazova bülten kocaeli kore kurslar kuruçeşme küba kültür sanat kütahya küçükçekmece kınık kıraç lubnan malatya maltepe mardin mersin munzur muğla nurtepe okmeydanı ortaköy piknik radyo röportajlar sakarya samsun sanat meclisi sarıgazi sesli okuma siirt silivri silvan sinop spor suriye sümerler taksim tavır dergisi tekirdağ tiyatro trabzon tuzla türkiye videolar wan yalova yenibosna yeşilkent yunanistan yürüyüş dergisi çanakkale çayan çayan mahallesi çağlayan çekmece çerkezköy ömürtepe örnektepe İngiltere İsviçre şiir şiirler şişli

Almanya Düsseldorf Yüksek Eyalet Mahkemesinde 33. Duruşma Görüldü


21 Şubat tarihinde Düsseldorf Yüksek Eyalet mahkemesinde 33. ana duruşma görüldü.

Özgül Emre, İhsan Cibelik ve Serkan Küpeli'nin yargılandığı davanın ilk gündem maddesi konusu Türkiye'deki faşizmi bilirkişi raporunu oldu. Bilirkişi raporu önümüzdeki hafta hazır olacak ve Türkiye uzmanı kendisi de mahkemede hazır bulunacak.

Bilirkişi raporu en erken Pazartesi 26 Şubat’ta avukatların eline geçebilecek ve 27 Şubat tarihinde mahkeme var. Avukatlar bilirkişi raporunu okuyabilmek için ve sorularını hazırlayabilmek için kendilerine yeterince zaman tanınmasını istiyor.

 

Mahkeme, daha önce okumayı red ettiği ve sonrasında "iyi niyet göstergesi" olarak tanımladığı Türkiye ile ilgili insan hakları raporunu ve gazete küpürlerinin okunması ile devam etti.

 

Hakimlere kalsaydı bir kaç gazete küpürü daha okuyup, duruşmayı bitirecekti. Sanki hiç bir şey yokmuş gibi. Sanki bu normal bir duruşmaymış gibi.

Ancak bu normal bir duruşma değildi.

Çünkü Almanya'nın en yüksek mahkemesi, BGH'nın verdiği karara rağmen, kanser hastası İhsan Cibelik Şubat ayında ameliyat olmadı.

Neden? Bu sefer sahnede hakimler veya savcılar yok. En azında görünürde yoklar. Bu mahkemeyi bir mizansen olarak göreceksek, bu sefer sahnede hastane doktoru var.

Üniversite Kliniği Üroloji bölümü şefi, başhekim Prof. Dr. Heidenreich, İhsan Cibelik'i ameliyat etmeyeceğini söylemiş.

Neden? Neden yok. Ortada tam bir keyfilik var.

Oysa Üniversite kliniği ameliyat yapacağına dair yazılı taahüüt vermişti. Ne olmuştu da şimdi önce yaparım dedikleri ameliyatı yapmayı red ediyorlar?

Bütün bunlar En azından görünürde anlaşılmıyor, bilinmiyor. Ancak ortada olağanüstü, garip bir durum olduğu açık.

Elbette Heidenreich ne oldu da birden çark etti, birden fikrini değiştirdi somut olarak bilinmiyor.

Ancak avukatlardan aldığımız bilgilere göre, İhsan Cibelik bunun arkasında bir iş olduğunu düşünüyor. Muhtemelen devlet kurumlarından birisi gidip bu ameliyatı engelledi. Belki savcılık engelledi? Belki dolap çevirmekte büyük bir ustalığa sahip olan Alman gizli servisi Verfassungsschutz vardır bunun arkasında? Veya şimdilik bilmediğimiz daha farklı nedenler mi vardır, şu anda bilinmiyor.

Ama ortada hiç normal olmayan bir durum olduğu aşikar.

 

Davanın başından beri İhsan Cibelik'in sağlık sorunları gerektiği gibi ele alınamadı.

16 ay boyunca biyopsi yapılmadı. Buna rağmen İhsan Cibelik tedavi olabilmek için tahliye edilmedi. Sonra hapishane ameliyat olması için bir türlü harekete geçmedi.

Şu anda da hastahane ameliyat etmeyeceğini söylüyor.

 

Gelinen aşamada, ki İhsan Cibelik neredeyse 2 yıldır tutsak, kan değerleri sürekli yükseliyor.

Yükselen değerlerin kanserin büyüdüğünü, vucüdüna yayılabilme ihtimali olduğunun bir göstergesi.

Artık öyle ki, hapishane doktoru dahi, İhsan Cibelik'in bir an evvel ameliyat olmasını istiyor.

 

Bu durum karşısında İhsan Cibelik'in avukatları ve kendisi bu durumu dile getirmek istedi.

İhsan Cibelik 2 satır söylemekte ısrar etti. "Bana neden söz hakkı tanınmıyor anlamıyorum" diye tepkisini ortaya koydu.

Ancak hakim buna izin vermedi. Neden sorusuna, "bu ana duruşmanın konusu değil" cevabı geldi.

Avukatı "peki benim müvekilim ana duruşma dışında kendisini nasıl ifade edecek" sorusuna, hakim heyetlerinin başkanı dalga geçer gibi cevap verdi: "elbette bir insan hapishanedeyse bu zor".

 

İhsan Cibelik konuşmak için ısrar edince, aynı hakim "bu işler Alman mahkemelerinde böyle yürümüyor" diye cevap verdi.

Kanser teşhisi yapılalı 4 ay olmuştu ve halen ameliyat etmediler. Şimdi de ameliyatı bir türlü gerçekleşmiyor. İhsan Cibelik sesini duyurmak istedi.

Bu ısrarlar karşısında, "bir dahaki hafta, şimdi değil" diye başından sağmaya çalıştı.

Daha önceki mahkemelerde, "benim için insan sağlığı herşeyden önce gelir" diyen hakim, sürekli konuşmaya çalışan avukatların ve Cibelik'in mikrofonlarını kapattı.

Seslerini duyurmalarına izin vermedi.

Hakimin üstenci ve duyarsız tavırları üzerine seyircilerde tepki göstermeye başladı.

"İhsan Cibelik yanlız değildir" sloganları atılmaya başlandı.

Gelişen duruma karşı tamamen tahammülsüzleşen hakim, duruşmayı yarıda kesti.

33. duruşma olaylı bitti.

[blogger]

Author Name

Halkın Sesi TV

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.