1 mayıs FOSEM Fransa Gebze Hacıahmet Isparta Maraş Mektuplarımızla Tecriti Kıralım Muharrem Karataş Polonya Sevgi Erdoğan Vefa Evi TAYAD Tokat UTMP Zürich adana alibeyköy almanya altınşehir amed amerika anadolu anadolu alevi hareketi anadolu federasyonu anadolu kültür merkezi ankara antakya antalya antep anti-emperyalist cephe armutlu armutlu haber ataşehir avcılar avrupa avusturya açıklamalar bahçelievler bakırköy basın emekçileri meclisi bayrampaşa bağcılar belgesel belçika beykoz beşiktaş boğaziçi bulgaristan bursa cephe milisleri dağevleri denizli dersim dev-genç devrimci alevi hareketi devrimci işçi hareketi dhkc dhkc gerilla direnişler diyarbakır doğançay duyurular dünya düzce elazığ emekli meclisi esenyurt eskişehir festival filistin filmler galatasaray gazi gençlik gerilla giresun grup yorum gözaltı gülsuyu gülsuyu gülensu gündoğdu hacı ahmet hacıhüsrev halk bahçesi halk cephesi halk meclisi halkın hukuk bürosu halkın mühendis mimarları hasan ferit gedik hasköy hatay hindistan hollanda idil halk tiyatrosu idil kültür merkezi ikitelli ingiltere istanbul isveç isviçre italya izmir işçi meclisi kadıköy kampanyalar kamu emekçileri cephesi karadeniz kartal kazova kazova bülten kocaeli kore kurslar kuruçeşme küba kültür sanat kütahya küçükçekmece kınık kıraç lubnan malatya maltepe mardin mersin munzur muğla nurtepe okmeydanı ortaköy piknik radyo röportajlar sakarya samsun sanat meclisi sarıgazi sesli okuma siirt silivri silvan sinop spor suriye sümerler taksim tavır dergisi tekirdağ tiyatro trabzon tuzla türkiye videolar wan yalova yenibosna yeşilkent yunanistan yürüyüş dergisi çanakkale çayan çayan mahallesi çağlayan çekmece çerkezköy ömürtepe örnektepe İngiltere İsviçre şiir şiirler şişli

Halk Cephesi Açıklama: Halkın Hukuk Bürosu’na Arama Bahanesiyle Yapılan Yıkım Talan Gasp Saldırısı Hukuk Dışıdır

                                   


 *HALKIN HUKUK BÜROSUNU’NA

ARAMA BAHANESİYLE YAPILAN YIKIM, TALAN, GASP SALDIRISI

HUKUK DIŞIDIR!

 

KAPILARIN KIRILMASI, BÜRONUN TALAN EDİLMESİ, DAVA DOSYALARININ GASP EDİLMESİ, HALKIN AVUKATLARININ İŞKENCE İLE GÖZALTINA ALINMASI, HİÇBİR DELİL OLMADAN TUTUKLANMASI NAZİLERİN   

“DÜŞMAN HUKUKU” NUN AKP ELİYLE UYGULANMASIDIR.

 

İŞKENCEYİ, YIKIMI YAPAN AKP’NİN KATİL POLİSLERİ KADAR, ARAMA VE TUTUKLAMA KARARINI VEREN SAVCI VE HAKİMLER DE SUÇLUDUR!

 

FAŞİST AKP İKTİDARI NAZİ HUKUKUNDA OLDUĞU GİBİ CÜBBELİ CELATLARINI KULLANARAK “MİSİLLEME” YAPMIŞTIR.

 

AMAÇ ARAMA DEĞİL TERÖR ESTİRMEKTİR.

AMAÇ AVUKATLIK YAPMAYI ENGELLEMEKTİR.

 

HALKIN HUKUK BÜROSUNDA

SUÇ VE SUÇLU ARAMANIZA GEREK YOKTUR.

ÇÜNKÜ SUÇLU SİZSİNİZ.

HUKUKSUZ ARAMAYA SON VERECEKSİNİZ.

 

DEVRİMCİ AVUKATLIĞIN TASFİYE EDİLMESİNE, HALKIN SAVUNMA HAKKININ GASP EDİLEMESİNE KARŞI DİRENME HAKKIMIZI KULLANACAĞIZ.


AV. BETÜL KOZAĞAÇLI, AV. SEDA ŞARALDI,

AV. DİDEM BAYDAR ÜNSAL’A ÖZGÜRLÜK!

 

6 Şubat tarihinde Çağlayan Adliyesi’nin önünde halkın adalet savaşçılarının eyleminin ardından onlarca kurum ve evin yanında İstanbul Halkın Hukuk Bürosu’da KAPILARI KIRILARAK basıldı.  Büro mahkemenin “arama kararıyla” adeta YIKILDI, TALAN edildi, terör estirildi. DAVA DOSYALARININ YER ALDIĞI CD’LER, FLASH BELLEKLER GASP edildi.

Av. Betül Kozağaçlı, Av. Didem Baydar Ünsal, Av. Berrak Çağlar haklarında gözaltı kararı olmadığı halde sadece o anda büroda bulundukları için,  Av. Seda Şaraldı ise hakkındaki sözde “yakalama kararı” gerekçesiyle işkence ile gözaltında alındılar. Av. Berrak Çağlar dışındaki halkın avukatları hiçbir delil olmadan tutuklandılar.

BU SALDIRI TEMEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLER MÜCADELESİNDE ÜSTLENDİĞİ MİSYONA VE DEVRİMCİ AVUKATLIĞIN TASFİYESİNE YÖNELİKTİR. AKP İKTİDARI, HALKIN AVUKATLARINI TUTUKLAYARAK, HALKIN SAVUNMA HAKKINI GASP ETMİŞTİR.

FAŞİST AKP İKTİDARI, NAZİ HUKUKUYLA HAREKET ETMİŞ, BÜYÜK BİR SINIF KİNİYLE MİSİLLEME YAPMIŞTIR.

 

*HUKUK BÜROSUNUN ARAMA TERÖRİYLE BASILMASININ ANLAMI;

1.HALKIN EVLERİNİ, KURUMLARINI BASACAĞIZ, HALKI GÖZALTINA ALIP TUTUKLAYACAĞIZ AMA ONLARI SAVUNACAK TEK BİR AVUKAT DAHİ KALMAYACAK.

2.DEVRİMCİ AVUKATLIĞIN TASFİYESİ İÇİN TEK BİR DEVRİMCİ AVUKATI DAHİ BIRAKMAYACAĞIZ...

 

*AMAÇ: DEVRİMCİ AVUKATLARIN TECRİT, TASFİYE VE İMHASIDIR.

AKP'NİN ESTİRDİĞİ FAŞİST TERÖRLE, NAZİLERİN UYGULADIĞI FAŞİST TERÖR AYNIDIR.  NAZİ HUKUKUNDA NASIL “DÜŞMAN HUKUKU” SÖZ KONUSUYSA AKP'DE HALKA VE DEVRİMCİ AVUKATLARA DÜŞMANLIKLA VE MİSİLLEME YAPMAK İÇİN SALDIRMIŞTIR.

SALDIRI, TEMEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİMİZE, DEVRİMCİ AVUKATLIK ANLAYIŞINA YÖNELİKTİR.

FAŞİST AKP, DEMOKRATİK MÜCADELEYİ BİTİRMEK, HALKI SAVUNMASIZ BIRAKMAK, DEVRİMCİ AVUKATLARA MESLEĞİNİ YAPTIRMAMAK İSTİYOR.

 

*HUKUK SİYASİ İKTİDARIN EMRİNDE VE HİZMETİNDEDİR.

Burjuvazi hukuku şöyle tanımlar: “Hukuk; bir toplumun yaşamında, kişilerle devlet arasındaki, devletle çeşitli örgütlenmeler ve kurumlar arasındaki ve kişilerin kendi aralarındaki ilişkileri belirleyen kuralların bütünüdür".

Bu tanımda “sınıf" yoktur. Hukukun sınıfsal niteliği bilinçli olarak gözardı edilmiş, gizlenmiştir. Bu nedenle soyuttur.

 

*HER HUKUK SINIFSAL BİR NİTELİKTİR TAŞIR

İnsana ait her şey bu olguya yani sınıf ayrımına göre şekillenir.

Hukuk egemen sınıfın çıkarları doğrultusunda devletçe yaratılan ve kullanılan kurallar bütünüdür.

Hukuk, egemen sınıfın "yasa" haline getirilmiş iradesidir. 

 

*HUKUK NE İŞE YARAR?

“...Toplum önce yapısını kurar, egemenler belirir, hukuk ondan sonra bu egemenlerin haksızlıklarını haklı göstermek aracıdır.” (Erol Toy)

Birincisi; egemenler sömürü sistemini hukukla, yaptığı yasalarla "meşru" hale getirir ve baskıyla, yasal zor yoluyla sürekliliğini sağlarlar. 

Çünkü hukuk kurumsallaşmış şiddettir ve sınıf egemenliğinin sağlanmasında silahlı gücün yanısıra işlev görür.

İkincisi; hukuka ilişkin "meşruluk" düşüncesinden yararlanarak yani ideolojik hegemonya (ideolojik üstünlük) yoluyla "makul", "kabul edilebilir" siyasal faaliyetin sınırlarını çizerler. Düzenin mevcut haliyle devamı konusunda rıza üretirler.

Hukuk, bu gerçeği gizlemek ve baskının daha kolay uygulanmasını sağlamakla görevlidir.

Kısaca hukuk, egemen sınıfın çıkarları doğrultusunda devletçe yaratılır ve kullanılır.

 

*HUKUKUN SINIF MÜCADELESİ İLE DOĞRUDAN BAĞLANTILIDIR

Emperyalist tekellerin ve oligarşinin çıkarları karın sürekli artırılmasına göre şekillenir. Sömürü düzeninde hakimler emperyalist tekellerin ve işbirlikçilerinin çıkarlarına göre kararlar almalıdırlar. İşte bu nedenle hiçbir hakim halkın adaletine, faşizme, emperyalizme karşı kararlar alamaz.

 

*FAŞİZM BİR YASA DEVLETİDİR

Faşist devlet yıkılmadan, emek sömürüsü ortadan kaldırılmadan halkımız için ADALET yoktur.

Naziler, hukuku, toplumda istemedikleri kişi ve gruplar üzerinde bir baskı aracı olarak kullandılar. Muhaliflerini savunmasız bırakarak, yasalarla tasfiye ettiler.

Dün Nazi Almanyası’nda uygulanan hukuk sistemiyle bugün ülkemizde faşist AKP eliyle uygulanan hukuk sistemi bire bir örtüşmektedir.

Naziler, Almanya’yı muhalif gruplarından arındırmak için ayrıntılı bir hukuk sistemi oluşturdular.

 

*FAŞİST DEVLETİN TUĞLALARI HUKUK İLE ÖRÜLÜR

Nazi Almanyası’nda başlıca iki nedenden ötürü, faşist devletin tuğlaları hukuk ile örülür:

1) Amaç: Hukuken “düşman” kategorisine konulan grupların toplumdan izole edilmesidir. Bir kişi ya da grup bir yasa ile damgalandığında, anında çevresiyle olan bağı kesilir, savunma dayanakları çökertilir ve böylelikle kolayca tasfiye edilebilir hale getirilir. Mesela, en büyük hedef olan Yahudilerin tasfiye ve imhasını kolaylaştırmak için TOPLAMDA 1900’DEN FAZLA ÖZEL YASA ÇIKARTILMIŞTIR.

2) Hukuki olarak Almanlar için tehlikeli ve “insan-altı bir varlık” olarak damgalanmaları Yahudileri tümüyle savunmasız bırakır. Rejim, onlara reva gördüğü bütün insanlık dışı faaliyetleri hukuki bir kalıba döker. Dolayısıyla, Auschwitz’e gönderilmeleri bile yasalarla belirlenen YAHUDİLER, HUKUKUN OLMADIĞI BİR ALANDA DEĞİL, AKSİNE HUKUKA AŞIRI MÜRACAAT EDİLEN BİR ALANDA ZULME UĞRAYIP, KATLEDİLİRLER. Bu katliamlar sadece Yahudilerle sınırlı kalmaz. Naziler esas olarak komünistlere-sosyalistlere, SSCB halklarına, Avrupa’nın partizanlarına ve muhalif olan tüm güçleri çıkarttıkları çeşitli yasalar ve toplama kamplarıyla düşmanlık saçıp, katlederler.

*Naziler dışındaki herkes suçlu ilan edilir.

Ø    Gestaponun tutukladığı herkes “suçludur”

Ø    Nazizm’e karşı çıkan herkes “suçludur”

Ø    Solda olduğu bilinen herkes “suçludur”

Ø    Yahudiler  “düşmandır”

Nazi Almanyası’ndaki bu uygulamalar dünya hukuk tarihine “DÜŞMAN HUKUKU” olarak geçmiştir. 

*Düşman hukukunda:

Ø    Yasalar işlemez.

Ø    Kanıt aranmaz.

Ø    Tanık gerekmez.

Ø    Yargıcın karşısına getirilen herkes “suçludur”.

Ø    Yargıcın görevi suçlunun “cezasını vermek” ten ibarettir.

Bugün Halkın Avukutları’da aynı hukuk anlayışıyla cezalandırılmaktadır.

 

*AMAÇ: YARGILANANIN İMHA EDİLMESİ VE MİSİLLEMEDİR

*Bu anlayışın yargıya uygulanmış hali olan Führerprinzip-Hitler Prensipleri üç ilkeden oluşur:

1-Hukuk siyasal liderliğe hizmet etmelidir.

2-Führer (Hitler) en üstün yargıçtır, teoride hüküm verme yetkisi sadece ondadır.

3-Führer’le doğrudan sadakate dayalı bir ilişkisi olan yargıç, Führer gibi karar vermelidir. (Nazi Almanyası’nda Hukuk: İdeoloji, Fırsatçılık ve Adaletin Saptırılması-Alan E. Steinweis & Robert D. Rachlin Çeviri: Kıvılcım Turanlı, Zoe Kitap, İstanbul, 2020.age s. 178)

*Führer Prensipleriyle:

1-Yargı bağımsızlığını ortadan kaldırır,

2-Yargıyı adaleti sağlamakla değil siyasi iradeyi yerine getirmekle yükümlü kılar ve

3-Hâkimleri her davada Hitler’in isteğine uygun karar verme mecburiyetinde bırakır.

*Nazi hukuk anlayışına göre devlet iç düşmanlarını en etkili şekilde uzaklaştırmalı ve tamamen yok etmelidir.

*Nazi Almanyası’nda hukukun istenmeyenleri cezalandırılma yoluyla toplumdan tecrit edilmesini sağlayan bir araca dönüşmüştür. 1942’de Joseph Goebbels hukukun işlevini şu sözlerle anlatmaktadır:

“Yargıç karar verirken yasalardan ziyade SUÇLUNUN YOK EDİLMESİ GEREKTİĞİ fikrinden yola çıkmalıdır…

-Devlet iç düşmanlarını en verimli şekilde uzaklaştırmalı ve TAMAMEN YOK ETMELİDİR.

-YARGICIN SANIĞIN SUÇLULUĞUNA İKNA EDİLMESİ GEREKTİĞİ FİKRİ TAMAMEN TERK EDİLMELİDİR.

-Yasanın yönetiminin amacı ilk etapta MİSİLLEME, hatta iyileştirme değil, DEVLETİN SÜRDÜRÜLMESİDİR.” (age s. 188)

Naziler tüm muhaliflerini nasıl yok etmişse, Çağlayan Adliyesi’ne yönelik eylemin ardından faşist AKP iktidarıda aynı şekilde MİSİLLEME YAPMIŞTIR.

 

*ANTİ TERÖR YASALARI NAZİ HUKUKUNUN DEVAMIDIR

Terör Yasaları:

1-Haklar ve özgürlükler mücadelesini yok etmek için çıkartılıyor.

2- Dünya haklarının direnme hakkını elinden almak için çıkartılıyor.

3-Sınıf bilincini, tarih bilincini ve örgüt bilincini unutturmak için çıkartılıyor.

Dünya halkları var olan bütün temel haklar ve özgürlükleri kan revan içinde kalarak kazandı. Sadece II. Emperyalist Paylaşım Savaşı’ndan sonra çıkartılan yasalara bakmak bile yeterlidir:

Ø    1945 Birleşmiş Milletler Anlaşması,

Ø    1948’de Birleşmiş Milletler İnsan Hakları

Ø    Evrensel Beyannamesi,

Ø    1950’de İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi ve daha birçok bildiri, sözleşmede, anayasalarda geçen “Burjuva Demokratik Haklar” diye adlandırılan bütün bu hak ve özgürlükleri dünya halkları canıyla, kanıyla kazandı.

Bugünde halkın avukatlarına “terör” bahasiyle yapılan saldırıyı yine temel hak ve özgürlüklerimize sahip çıkarak, arama terörüne karşı direnerek boşa çıkartacağız.

 

*HALKIN AVUKATLARI HALKIN HAKLARINI SAVUNURLAR

HHB’nin tarafı her zaman halkın yanıdır. Bu arama terörüyle başlatılan yıkım saldırısı gayri meşrudur.

Faşist AKP iktidarının yargısı ve polisi hukukun temel ilkelerini çiğnemiştir.

1. HAVANA KURULLARINA GÖRE “AVUKATLAR MÜVEKKİLLERİ İLE ÖZDEŞLEŞTİRİLEMEZ” İLKESİ AKP’NİN YARGISI TARAFINDAN İHLAL EDİLMİŞTİR AVUKATLĞINI YAPMIŞ OLMALARI TUTUKLAMAYA GEREKÇE YAPMIŞTIR

HAVANA KURALLARINDA AVUKATLARIN MESLEKİ FAALİYETLERİ GÜVENCE ALTINA ALINMIŞTIR. HALKIN AVUKATLARININ HAVANA KURALLARINDAN GELEN TÜM HAKLARI İHLAL EDİLMİŞTİR.

2. HALKIN HUKUK BÜROSU’NDA DAVA DOSYALARININ OLDUĞU CD VE FLASH BELLEKLER GASP EDİLMİŞTİR. BU İSE “AVUKAT MÜVEKKİL İLİŞKİSİNİN GİZLİLİĞİ” İLKESİNİN İHLALİDİR.

3. HALKIN AVUKATLARI BASINDA ÇAĞLAYAN EYLEMİYLE İLGİLİ GÖSTERİLEREK, EYLEMDEN SADECE 3 SAAT SONRA BÜRO BASILARAK HİÇBİR DELİL OLMADAN SUÇLU İLAN EDİLMİŞLERDİR. HALKIN AVUKATLARININ “MASUMİYET KARİNESİ HAKKI” İHLAL EDİLMİŞTİR.

4. AVUKATLAR ULUSLARARASI YASALARLA  «SAVUNMA DOKUNULMAZLIĞINA» SAHİPTİR. HALKIN AVUKATLARININ SAVUNMA HAKKI GASP EDİLMİŞTİR.

5.“AVUKATIN BAĞIMSIZLIĞI, DOKUNULMAZLIĞI”,  ADİL YARGILANMA HAKKI”, MÜVEKKİL SEÇME ÖZGÜRLÜĞÜ”, AVUKAT- MÜVEKKİL İLİŞKİSİNİN GİZLİLİĞİ”, “ AVUKATLARIN DAVALARIYLA İLE İLGİLİ BİLGİYİ AÇIKLAMA YÜKÜMLÜLÜĞÜNÜN OLMAMASI” GİBİ ÇOK SAYIDA ULUSLARARASI HUKUK İLKESİ İHLAL EDİLMİŞTİR.

 

*SONUÇ OLARAK:

1. HALKIN HUKUK BÜROSU VE HALKIN AVUKATLARI SUÇLU DEĞİLDİR. HALKIN TEMEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİNE SAHİP ÇIKAN DEVRİMCİ AVUKATLIK ANLAYIŞI TASFİYE EDİLEMEZ.

2. ASIL SUÇLULAR HALKIN AVUKATLIĞINI TASFİYE ETMEK İÇİN HUKUKUN TEMEL İLKELERİNİ HİÇE SAYAN HAKİMLER, SAVCILAR, İŞKENCECİ POLİSLERDİR. SAVUNMA HAKKININ DOKUNULMAZLIĞI” ULUSLARARASI YASALARLA GÜVENCE ALTINA ALINMIŞTIR. BU İLKENİN İHLALİ SUÇTUR.

3.BİR HUKUK BÜROSUNUN KAPILARI KIRILIP, DAVA DOSYALARINA EL KONULMASI YASADIŞIDIR. DAVA DOSYALARI İADE EDİLMELİDİR. İŞKENCECİ POLİSLER HAKKINDA SORUŞTURMA BAŞLATILMALIDIR.

4.YASADIŞI ARAMA, GÖZALTI VE TUTUKLAMA TERÖRÜNE, SAVUNMA HAKKININ GASPINA KARŞI DİRENMEK MEŞRUDUR. TUTUKLANAN HALKIN AVUKATLARI DERHAL SERBEST BIRAKILMALI, HAKLARINDAKİ SORUŞTURMA DÜŞÜRÜLMELİDİR.

 

*TUTSAK HALKIN AVUKATLARININ ÖZGÜRLÜĞÜNÜ KAZANMAK İÇİN TÜM HALKIMIZI, DEVRİMCİ DEMOKRAT AVKUTLARI MÜCADELEYE ÇAĞIRIYORUZ.

HALKIN AVUKATLARINA YÖNELİK BU TASFİYE SALDIRISI DEVRİMCİ AVUKATLIK ANLAYIŞINA YÖNELİK BİR SALDIRIDIR. HALKIN AVUKATLARI TASFİYE EDİLİRSE, TÜM DEMOKRAT, MUHALİF AVUKATLARA DA SIRA GELECEKTİR.

BU MÜCADELE YALNIZCA HALKIN AVUKATLARINI SAHİPLENME DEĞİL, AVUKATLIK MESLEĞİNİN YOK EDİLMESİNE KARŞI DA MÜCADELEDİR.

·                TUTSAK AVUKATLAR DEĞİL İŞKENCECİ POLİSLER YARGILANSIN!

·                DEVRİMCİ AVUKATLIK ANLAYIŞI TASFİYE EDİLMENİSİNE İZİN VERMEYECEĞİZ!

·                HALKIN AVUKATLARINA ÖZGÜRLÜK!







 

 

[blogger]

Author Name

Halkın Sesi TV

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.