Faşizmin Grup Yorum üzerindeki sistematik saldırıları, işkenceleri, tutuklamaları yetmezmiş gibi tutuklu Yorum emekçilerinin mektuplarını ve paylaşımlarını da sansürlerle ve alçak-aciz uygulamalarıyla engellemeye çalışmaktadır.
Söz konusu
sansür ve keyfi engellemeler ile ilgili Grup Yorum emekçilerinden Merve Kurt,
Süresiz-Dönüşümlü Açlık Grevinin 30’uncu ve son günü olan 4 Temmuz’da yaptığı
açıklamada şu anlatımda bulundu:
"Üreten,
yaratan, direnen halkımız, merhaba!
Bugün
Süresiz-Dönüşümlü Açlık Grevimizin 194'üncü günündeyiz, 30 günlük açlık
grevimin ise son günündeyim.
Direnmeye
devam ediyoruz, çünkü baskılar, tutuklamalar, komplolar son bulmuş değil.
Bunlara ek olarak bir yandan da sansüre maruz kalıyoruz. Sansür ve engellemeye
maruz kaldığımız yerlerden biri de Kayseri Kadın Hapishanesi'ydi.
Dilan'ın,
Bergün'ün ve benim göndermiş olduğumuz arkadaşlarımıza, tutsak Grup Yorum
emekçilerine gönderdiğimiz mektuplar her türlü engellemeye maruz kaldı ya da
gidenler iki ayda, üç ayda bir gitti. Bunun yansıra da çoğunlukla karalama
kararları verildi.
En son 6
Haziran'da başlatmış olduğum direnişimi anlattım basına, on farklı yere
mektuplar gönderdim. Ve bunların hepsi engellemeye, karalamaya maruz kaldı.
Karalamada
şunlar yazıyordu: 'Grup ……… Merhaba, nasılsın?' dışında, Grup Yorum'un adının
geçtiği, arkadaşlarımızın direnişini, yaşadığımız baskı, zulmü, kuyu tipi
hapishaneleri anlattığımız satırlar, aynı zamanda arkadaşlarımıza yazdığımız
umutlu satırlar engellemeye neden oldu.
Yani o an
için hapishane müdürü sesimizi kısmış olabilir, o anda 30 günlük direnişimizi,
genel direnişimizi duyuramamış olabiliriz. Ama bugün yine buradayız, sesimizi
duyurmaya devam ediyoruz.
Ne AKP
faşizminin ne de hapishane müdürünün, hapishanelerin bu şekilde baskıları
sesimizi kısmama, bize boyun eğdirmeye güçleri yetmeyecek.
Türküler
Susmaz, Halaylar Sürer diyoruz!"
Merve Kurt
açıklamasının ardından vatanımızın aydın sanatçı şairi olan Nazım Hikmet’in “Açlık
Ordusu Yürüyor” şiirini okudu.
Nazım
Hikmet şiirinde diyor ki;
Açlık ordusu
yürüyor
yürüyor
ekmeğe doymak için
ete doymak
için
kitaba
doymak için
hürriyete
doymak için.
Yürüyor
köprüler geçerek kıldan ince kılıçtan keskin
yürüyor
demir kapıları yırtıp kale duvarlarını yıkarak
yürüyor
ayakları kan içinde.
Açlık ordusu
yürüyor
adımları gök
gürültüsü
türküleri
ateşten
bayrağında
umut
umutların
umudu bayrağında.
Açlık ordusu
yürüyor
şehirleri
omuzlarında taşıyıp
daracık
sokakları karanlık evleriyle şehirleri
fabrika
bacalarını
paydostan
sonralarının tükenmez yorgunluğunu taşıyarak.
Açlık ordusu
yürüyor
ayı ini
köyleri ardınca çekip götürüp
ve
topraksızlıktan ölenleri bu koskoca toprakta.
Açlık ordusu
yürüyor
yürüyor
ekmeksizleri ekmeğe doyurmak için
hürriyetsizleri
hürriyete doyurmak için açlık ordusu yürüyor
yürüyor
ayakları kan içinde.