HAPİS CEZASI YARGITAY TARAFINDAN ONAYLANDI.
BU KARAR MÜVEKKİLİMİZİN MİT’İN GİZLİ İŞKENCE MERKEZİNDE 6 AY
SÜREN İŞKENCEYE DİRENMESİNİN BEDELİ OLARAK VERİLMİŞTİR.
BU HUKUKSUZLUĞA, BU ADALETSİZLİĞE TESLİM OLMAYACAĞIZ.
AYTEN ÖZTÜRK İÇİN ADALET İSTİYORUZ!
MİT KAÇIRDI, GİZLİ İŞKENCE MERKEZİNDE 6 AY BOYUNCA AĞIR
İŞKENCELER YAPTI. AKP’NİN EMRİNDEKİ YARGI, İŞKENCEYİ ÖRTBAS ETMEK İÇİN AYTEN’İ
TUTUKLADI MAHKEME, AYTEN’E İTİRAFÇI YALANLARIYLA, DELİLSİZ-KANITSIZ ŞEKİLDE İKİ
KEZ AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET HAPİS CEZASI VERDİ.
AKP-MHP İKTİDARININ SİYASİ APARATI OLAN YARGITAY 3 CEZA
DAİRESİ BU HUKUKSUZ CEZAYI ONAYLADI…
İŞTE AYTEN ÖZTÜRK’ÜN YAŞADIĞI ZULMÜN, ADALETSİZLİĞİN
ÖZETİDİR BU SATIRLAR.
Müvekkilimiz Ayten ÖZTÜRK, 8 Mart 2018 tarihinde Lübnan'da,
Beyrut Refik Hariri havalimanında gözaltına alınıp yasadışı bir şekilde Türk
istihbaratına (MİT'e) teslim edildikten sonra 14 Mart 2018'de Türkiye'ye
kaçırılmış ve bu tarihten 28 Ağustos 2018'e kadar Ankara'da, bilinmeyen bir
yerde, MİT'e ait gizli bir işkence merkezinde, 6 ay boyunca elektrik verme,
askıya alma, falaka, cinsel taciz ve tecavüz tehdidi, tabuta koyma, vücudunda
sigara söndürme ve daha birçok yöntemle sistematik olarak işkenceye uğramış, bu
işkenceler nedeniyle vücudunun değişik yerlerinde 898 adet işkence izi meydana
geldiği kendisiyle 6 ay sonra görüşebilen meslektaşlarımız tarafından tespit
edilmiş, işkenceye direndiği, ifade vermeyi reddettiği için 1 Eylül 2018
tarihinde komplo ile tutsak edilmiştir.
Müvekkilimiz Ayten Öztürk hakkındaki suçlama, 2009 yılında
İstanbul Okmeydanı semtinde bir çocuğa cinsel istismarda bulunan bir kişinin
mahalle halkı tarafından dövülerek öldürülmesi olayını kaldırımdan izleyerek
suça iştirak ettiği iddiasıdır. Bu iddianın tek delili ise kendisi de davanın
sanığı olan bir itirafçının kendisini suçtan kurtarmak için polisle işbirliği yaparak
verdiği "linç olayını kaldırımdan izliyordu" şeklindeki beyanıdır,
başka hiçbir delil yoktur.
MÜVEKKİLİMİZ AYTEN ÖZTÜRK GİZLİ İŞKENCE MERKEZLERİNDE 6 AY
SÜREN İŞKENCEYE
DİRENDİĞİ, TESLİM OLMADIĞI, İŞBİRLİKÇİLİĞİ REDDETTİĞİ İÇİN
CEZALANDIRILMIŞTIR.
Müvekkilimiz, 3 yıl süren hukuka aykırı tutsaklığın
ardından, 11 Haziran 2021’de yapılan duruşmada ev hapsi tedbiri uygulanarak
serbest bırakılmış ancak kendisine, başka hiçbir delil olmaksızın, sadece
“olayı kaldırımdan izliyordu” şeklindeki beyan gerekçe gösterilerek iki kez
ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmiştir. Ayten Öztürk hakkında siyasi
bir kararla, siyasi talimatlarla verilen bu ceza istinaf mahkemesince de
onaylanmış ve dosya temyiz incelemesi için Yargıtay’a gönderilmiştir.
Müvekkilimiz, Yargıtay incelemesi devam ederken, bu tarihte
2,5 yıldır ev hapsinde tutulduğu ve sürekli polis denetimi altında olduğu
halde, 6 Şubat 2024'te gerçekleşen İstanbul Adalet Sarayı'na yönelik silahlı
saldırı eylemiyle bağlantılı olduğu iddiasıyla yani siyasi bir komployla tekrar
tutuklanmıştır.
Müvekkilimizin bu komplo nedeniyle tutsaklığı altı aydır
devam ederken Yargıtay 3 Ceza Dairesi yaptığı sözde temyiz incelemesi
sonucunda, 5 Temmuz 2024 tarihli kararıyla Ayten Öztürk hakkında verilen
hukuksuz cezayı onaylamıştır. Yargıtay bu kararında, herkesin gördüğü, duyduğu,
bildiği açık hukuksuzluğu, adaletsizliği görmezden gelerek, Ayten Öztürk hakkında
hiçbir somut delil olmadan, sadece itirafçı beyanına dayanılarak iki kez ağırlaştırılmış
hapis cezası verilmesinde “hukuka aykırılık olmadığına”, kararın hukuka uygun olduğuna
hükmetmiştir.
Ayten Öztürk hakkında verilen bu hukuksuz kararların, MİT’in
gizli işkence merkezlerinde 6 ay boyunca maruz kaldığı işkenceye rağmen ifade vermeyi/itirafçı
olmayı kabul etmediği, gözaltında kaybetme ve işkence politikalarını tüm
dünyaya teşhir ettiği ve direnmeye devam ettiği için intikam ve misilleme amacı
taşıdığı açıktır. Yargıtay 3 Ceza Dairesi de aynı amaçla, aynı sebeple Ayten
Öztürk hakkında verilen hukuksuz cezayı onaylama yolunu seçmiştir.
YARGITAY 3 CEZA DAİRESİ SIRADAN BİR YÜKSEK MAHKEME DEĞİL AKP
ve MHP KADROLARINDAN OLUŞAN SİYASİ BİR APARATTIR.
Son dönemde faşist AKP-MHP iktidarının istekleri ve
beklentileri doğrultusunda, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ve Anayasa
Mahkemesi (AYM) kararlarını yok sayarak verdiği siyasi kararlarla gündeme
gelen, hatta AYM’nin verdiği “hak ihlali” kararlarına açıkça direnen, bununla
da yetinmeyerek ihlal kararı veren AYM üyeleri hakkında suç duyurusunda
bulunacak kadar hukuku hiçe sayan Yargıtay 3 Ceza Dairesi’nin sıradan bir
yüksek mahkeme olmadığı, faşist AKP-MHP iktidarının siyasi bir aparatı olduğu
açıktır. Yargıtay 3 Ceza dairesi işte bu niteliğine uygun olarak, siyasi bir
kararla müvekkilimize yönelik bu açık hukuksuzluğu, adaletsizliği sürdürmeyi
tercih etmiştir.
Tüm meslektaşlarımızı, tüm ulusal ve uluslararası hukuk
örgütlerini, tüm hak savunucularını ve tüm halkımızı müvekkilimiz Ayten
Öztürk’e yönelik bu hukuksuzluğa, bu adaletsizliğe karşı birlikte mücadele
etmeye çağırıyoruz.
AYTEN ÖZTÜRK İÇİN ADALET İSTİYORUZ!
HALKIN HUKUK BÜROSU ENTERNASYONAL BÜRO