Yas Değil İsyan-Geliyoruz ve Tek
Yol Devrim Tek Kurtuluş Sosyalizm sloganlarıyla gerçekleşen konserde Grup YORUM
şarkılarını, ülkemizde bugün kuyu tipi hapishanelere karşı direnen Özgür
Tutsaklar ve AKP faşizminin açlık-yoksulluk-adaletsizliğine karşı direnen ve
her türlü baskıya karşı boyun eğmeyen Anadolu halkları için söyledi.
Konser günü sabah saatlerinde Grup
YORUM gönüllülerinin emekleriyle hazırlanan salon sahneye Yedi Nota’nın
komutanları Ölümsüz Şarkı Helin Bölek ve Yıldızlı Yürek İbrahim Gökçek’in
olduğu ve üzerinde „TEK YOL DEVRİM, TEK KURTULUŞ SOSYALİZM“ sloganının bulunduğu
pankartın asılmasıyla başlandı. Ardından salon kavgamızın rengi kızıl
bayraklarla süslendi. Standların kurulduğu masalarında hazırlanmasıyla birlikte
salon artık Grup YORUM konseri için hazırdı.
Konsere başlamadan önce gelen
kitle için davul-zurna çalındı.
Konser başlamadan önce konsede
emeği geçen Halk Sineması ekibinden iki kişi sahneye çıkarak „Merhaba“
konuşmasını yaptılar.
Yapılan konuşmada;
„Onlar ki
toprakta karınca,
suda balık,
havada kuş kadar
çokturlar;
korkak,
cesur,
câhil,
hakîm
ve
çocukturlar
ve kahreden
yaratan ki onlardır,
destânımızda yalnız onların
mâceraları vardır.
Üreten, Yaratan, tarihimize nakış
nakış direniş öykülerini veren, yarin yanağından gayrı her yerde her şeyde
ortakça bir hayat için birlikte mücadele ettiğimiz halkımız Merhaba“ dediler.
„Bugün burada kardeşlik
halaylarını çekmeye, birlikte bir olmaya ve ülkemizdeki AKP FAŞİZMİNİN
HALKIMIZA DAYATTIĞI tüm haksızlıkların, adaletsizliklerin, yoksulluğun,
açlığın, DAHASI halkımızın acılarını paylaşmaya geldik.
Bugün buraya umudun türkülerini
söylemeye geldik…“ diyerek „Umut“un tanımını yaptılar.
Devamında ise Empeyalizmin
politikalarının bugün dünya halklarının beyinlerini teslim almak için kitle
iletişim araçlarıyla saldırdığını, bunun amacının devrimleri umut olmaktan
çıkartmak olduğunu, halkın bu düzenin değişebileceğine olan inancını kırmak istediğini
belirttiler.
Bilimin yasalarının Devrimin bir
gün mutlaka gerçekleşeceğini söylediğini ve emperyalizmin bunu yok edebilmek
için ak’a kara, kara’ya ak dediğini gerçekleri ters yüz ederek dünya halklarına
sunduğunu ve bunun karşısında bugün sadece devrimcilerin olduğunu ve sosyalizm
umudunu taşıdıklarını anlattılar.
Konuşmacılar ayrıca;
Grup Yorum’un 40 yılı bulan kavga
ve müzik yaşamında halkın ve devrimcilerin türkülerini yaptığını, İşçi,
öğrenci, yoksul gecekondu halkının direnişleri içerisinde yer aldığını ve
onları bağımsızlık,demokrasi ve sosyalizm düşüncesi, adil özgür bir yaşam istemi
ile ülkemizin meydanlarında, dağlarında ve ovalarında halkımızın bulunduğu her
yerde milyonlarca kişiye varan konserler vererek devrim umudunu diri tuttuğu
için AKP iktidarının korkusu haline geldiğini ve Grup emekçilerinin terör
listelerine alındığını başlarına vur emri çıkartılarak terörize edip halktan
kopartmak istenildiğini anlattılar. Grup Yorum’un tüm bu politikalara karşı
sessiz kalmadığını, direndiğini bugün dünyanın 25 ülkesinde konser verebilen
tek örgütlü,devrimci müzik grubu olduğunu söylediler
Halkın hukuk bürosu avukatlarının
onyıllara varan cezalara çarptırıldığını, bunun nedeninin Soma’da katledilenler
gibi işçilerin, polisin evlerinde veya sokak ortasında katlettiği Berkin ve
Dilek gibi gençlerin avukatlıklarını yaptıkları için bu cezaları aldıklarını
dahası Suriye’de AKP iktidarının katliam ve hırsızlıklarını araştırdıkları için
tutuklandıklarını anlattılar.
Konuşmada ülkemizdeki gençlik
mücadelesinede yer verildi ve şu an tutsak bulunan Dev-Genç’li Ali Hasan
Akgün’ün kuyu tiplerine karşı 79 gündür açlık grevinde olduğunu belirterek
Ülkemizdeki kuyu tipi hapishaneleri anlattılar.
Kuyu tipi hapishanelerde amacın
yüksek güvenlikli olmakla alakasının olmadığını tamamen devrimcilerin halkla
bağını kopartmak, düşüncelerini tam teslim almak için yapıldığını anlattılar ve
bugün ülkemizde kuyu tipi hapishanelere karşı yürütülen Süresiz Açlık Grevinde
bulunan 10 Özgür tutsağın isimlerini tek tek sayarak kaç gündür açlık grevi
yaptıklarınıda söylediler.
4 Mayıs tarihinde Dersim katliamı
anma günüde olduğu için ve konserin sloganlarından „Yas Değil İsyan“ olduğu
için Dersim katliamında katledilen halkımızı andılar ve Yas’ın yılda sadece 1
gün olduğunu, fakat mücadelenin ise her gün olması gerektiğini vurguladılar.
Yaşadığımız her sorunun çözümünün
Sosyalizm’de olduğunu sosyalizm inancını büyütmeye devam edeceklerini ve Tek
Yol Devrim, Tek Kurtuluş Sosyalizm demeye her koşulda devam edileceğini
söylerek, sahneyi konserin başından beri Grup Yorum Gönüllüleriyle olan
Frankfurt Alevi Kültür Merkezi’nin Folklor Ekibine bıraktılar.
Folklor ekibinin gösteriminden
sonra sahneye Avrupa Dev-Genç’ten iki gencimiz çıktı.
Gençlerimiz konuşmalarında;
„Dev-Genç olarak tarihimiz boyunca nerede bir adaletsizlik olduysa onun
karşısına dikildik. Gerektiğinde de en ağır bedelleri ödemeyi göze aldık.
Gençlik bir halkım en temiz ve en coşkulu damarıdır. Her daim mücadelede en ön
safta Dev-Genç'li Mahirler'den ve Dayılardan öğrendikleriyle mücadele etmiştir.
Emperyalizmin her saldırısına karşı bir cevabı olmuştur. Ülkemizdeki
ayaklanmada da gençlik her daim en ön saftadır.
Faşizm işte bundan korkuyor. Bugün
ülkemizde Dev-Genç'liler en ağır saldırılara karşı içerde ve dışarda bir
barikat oluşturmaya devam ediyor. Türkiye'de bugün f tiplerinden daha da ağır
olan yeni tecrit tipi SRY hapishanelere karşı direnişte de Dev-Genç'liler
direniyor, Ali Hasan Akgül kuyu tiplerine karşı 76. Gündür süresiz açlık
grevinde. 76 gündür tarihimizden öğrendiklerimizle direniyoruz.
Dev-Genç demek direniş demektir.
Bizler için Dev-Genç'li olmak büyük bir onurdur. „ dediler ve tüm ailelere
„Çocuklarınızı Dev-Genç'li yapın, devrimcilere emanet edin. Dünyanın en soylu
damarıdır devrimcilerdir“ diyerek konuşmalarını bitirdiler.
Ve konserde beklenen an gelip
çattığında sahneye 40 yıldır Anadolu ve Dünya halklarının direniş şarkılarını
yapan GRUP YORUM çıktı.
Grup Yorum’un sahneye çıkmasıyla
birlikte söylenen şarkılarla bir eylem yerine dönen salonda halkın mutluğunu ve
coşkusu görülmeye değerdi.
Konser iki bölümden oluştu. Ara
verildiğinde halkımız konser salonundaki standlarımıza giderek Grup Yorum, Halk
Sineması ve Tutsaklarla Dayanışma standından üretimlerimizi alarak dayanışmada
bulundular.
Arada yeniden davul-zurnanın
eşliğinde halaya durularak salona girildi ve çekilen halaylardan sonra
konuşmacılar, Yılmaz Güney’i anarak başladılar.
„Dağlarımız, ovalarımız,
ırmaklarımız bizi bekliyor“ diyerek Devrimci Sinemacı Yılmaz Güney’in Paris
konuşmasından bir bölüm okuduktan sonra Sinema’nın önemini anlatan bir sunum
yaptılar. Sovyetler Birliğinde sinemadan örnekler verdiler.
Ve geceyi Grup Yorum Gönüllüleri
ile birlikte düzenleyen Halk Sineması emekçilerinden Sevil Sevimli Güler’i
sahneye çağırdılar. Halk Sineması emekçisi yaptığı konuşmada; Sinemanın dün
olduğu gibi bugünde eğitim aracı olduğunu, emperyalizmin bunu halkın düşüncelerini
değiştirmek ve teslim almak için kullandığını, Baburo Patel’in yazısından bir
bölümle anlattı. Ardından halkımıza her şeyin en iyisini en güzelini halk
çocuklarının yapabileceğini. Düzenin sinema okullarında öyle yıllarca okuyup
mezun olduktan sonra işsiz kalınmayacağını, çok basit ve sade yöntemlerle
fotoğraf ve sinema emekçisi olunabileceğini, halkın ve halk çocuklarının
isterlerse her işi başarabileceklerini anlattı. Halk Sineması kurumunu tanıttı
ve herkesi Halk Sineması’nı sahiplenmeye çağırarak Yılmaz Güney’in bıraktığı
mirası devamcısı olduklarını, bugüne kadar yaptıkları üretimleri ve yapım
aşamasında olan Maraş Katliamı belgeselini anlattı.
Halk Sineması’nın emekçisinin
konuşmasından sonra konserin 2. Bölümü büyük bir coşku ile başladı.
Konser boyunca söylenen her şarkı
Anadoluda ve Avrupa’da emperyalizme ve onun işbirlikçisi iktidarlara karşı
direnen halklar için, bugün ülkemizde kuyu tipi hapishanelere karşı bedenlerini
açlığa yatıran 10 devrimci tutsak için söylendi.
Konserde atılan her slogan bu
düzenin değişmesi gerektiğine olan kini büyüttü, sosyalizme olan umudu arttırdı
ve devrime olan inancı büyüttü.
Konsere katılan halkımızın halay
başında mendillerle, dalgalanan kızıl bayraklarla eşlik etmesi, söylenen hemen
her şarkıya eşlik etmesi konserin tüm coşkusunu yansıtıyordu.
Konser Haklıyız Kazanacağız“
şarkısı ile bitirilirken, halkımızın Cemo şarkısını istemesi üzerine Grup
Yorum’un Cemo şarkısını gelen halkımızla birlikte söylemesiyle bitirildi.
Konsere yaklaşık 500 kişi katıldı.
Grup Yorum Gönüllülerinin hiç
durmadan1 aylık çalışması sonucunda gerçekleşen bu konserde;
25 Grup Yorum Gönüllüsü ile, 11
Alevi Kültür Merkezi’ne gidildi, 20 Şehirde çalışma yapıldı.
Yapılan konser çalışmalarında:
Yaklaşık 1250 afiş, 4600 bildiri
dağıtıldı.
FRANKFURT GRUP YORUM GÖNÜLLÜLERİ