1 mayıs FOSEM Fransa Gebze Hacıahmet Isparta Maraş Mektuplarımızla Tecriti Kıralım Muharrem Karataş Polonya Sevgi Erdoğan Vefa Evi TAYAD Tokat UTMP Zürich adana alibeyköy almanya altınşehir amed amerika anadolu anadolu alevi hareketi anadolu federasyonu anadolu kültür merkezi ankara antakya antalya antep anti-emperyalist cephe armutlu armutlu haber ataşehir avcılar avrupa avusturya açıklamalar bahçelievler bakırköy basın emekçileri meclisi bayrampaşa bağcılar belgesel belçika beykoz beşiktaş boğaziçi bulgaristan bursa cephe milisleri dağevleri denizli dersim dev-genç devrimci alevi hareketi devrimci işçi hareketi dhkc dhkc gerilla direnişler diyarbakır doğançay duyurular dünya düzce elazığ emekli meclisi esenyurt eskişehir festival filistin filmler galatasaray gazi gençlik gerilla giresun grup yorum gözaltı gülsuyu gülsuyu gülensu gündoğdu hacı ahmet hacıhüsrev halk bahçesi halk cephesi halk meclisi halkın hukuk bürosu halkın mühendis mimarları hasan ferit gedik hasköy hatay hindistan hollanda idil halk tiyatrosu idil kültür merkezi ikitelli ingiltere istanbul isveç isviçre italya izmir işçi meclisi kadıköy kampanyalar kamu emekçileri cephesi karadeniz kartal kazova kazova bülten kocaeli kore kurslar kuruçeşme küba kültür sanat kütahya küçükçekmece kınık kıraç lubnan malatya maltepe mardin mersin munzur muğla nurtepe okmeydanı ortaköy piknik radyo röportajlar sakarya samsun sanat meclisi sarıgazi sesli okuma siirt silivri silvan sinop spor suriye sümerler taksim tavır dergisi tekirdağ tiyatro trabzon tuzla türkiye videolar wan yalova yenibosna yeşilkent yunanistan yürüyüş dergisi çanakkale çayan çayan mahallesi çağlayan çekmece çerkezköy ömürtepe örnektepe İngiltere İsviçre şiir şiirler şişli

İtalya Basınında Grup Yorum’a Yönelik Sansür Haberi Yayınlandı

İtalya’da yayın yapan Pagine Esteri’de (Yabancı Sayfalar) Grup Yorum’a yönelik baskılar ve sansür ile ilgili geniş bir haber yapıldı.

1985’te kurulan Grup Yorum, Türkiye’nin en uzun soluklu ve etkili devrimci müzik grubu olarak yalnızca bir sanat topluluğu değil; halkın sesi, öfkenin melodisi ve direnişin marşı oldu. 40 yıllık tarihi boyunca yasaklar, gözaltılar, konser engellemeleri, ölüm oruçları ve sansürle bastırılmak istenen Grup Yorum, bugün hâlâ milyonlarca insanın belleğinde ve yüreğinde yaşıyor.

Bugün Grup Yorum’un sesi yalnızca sahnede değil; sokakta, grev çadırlarında, adliye önlerinde ve cezaevi duvarlarının ardında yankılanıyor. Çünkü Grup Yorum sadece müzik yapmıyor; toplumsal mücadelenin ruhunu taşıyor, halkın örgütlü iradesine nefes oluyor.

Konser Alanlarından Cezaevlerine

Yıllardır Türkiye’de Grup Yorum’a konser izni verilmiyor. Valilikler ve emniyet müdürlükleri tarafından “kamu güvenliği” gerekçesiyle iptal edilen konserler, defalarca polis saldırısıyla bastırıldı. Grup üyeleri sokak müziği yaparken darp edildi, destek konserlerine katılan dinleyiciler gözaltına alındı. Üyelerinin gözaltında parmakları kırıldı, saçları yolundu, kulak zarları patlatıldı.

Bugün itibariyle 21 Grup Yorum üyesi cezaevlerinde tutsak. İçlerinden bazıları “örgüt üyeliği” gibi muğlak gerekçelerle uzun süreli cezalara çarptırıldı. Bu tablo, Türkiye’de sanatsal ifade özgürlüğünün geldiği noktayı göstermesi açısından çarpıcı.

Ölüm Orucunda Düşen Ezgiler

Grup Yorum üzerindeki baskıların en trajik noktası ise ölüm oruçlarında yaşandı.

2020 yılında üyeler Helin Bölek ve İbrahim Gökçek, konser yasaklarının kaldırılması, kültür merkezlerine yapılan baskıların son bulması ve tutuklu üyelerin serbest bırakılması talepleriyle başladıkları ölüm oruçlarında yaşamlarını yitirdi.

Bu isimler, Türkiye’de sanatın nasıl bedel ödenerek sürdürülebildiğini gösteren simgeler hâline geldi. Onlar yalnızca sanatçı değil, halkın vicdanıydı.

İdil Kültür Merkezi: Direnişin Yuvası

Grup Yorum’un kalbi olan İdil Kültür Merkezi, defalarca polis tarafından basıldı. Her baskında duvarlar yakıldı, kapılar pencereler tahrip edildi, enstrümanlar kırıldı, kayıt stüdyoları dağıtıldı, bilgisayarlar, arşivler ve dijital hafıza yok edilmek istendi. Ancak bu mekân, sadece bir müzik atölyesi değil; devrimci kültürün üretim alanıydı.

İdil Kültür Merkezi, halktan kopuk bir sanat anlayışına değil; doğrudan halkla iç içe, ona ait, onun için üreten bir kültürel çizgiye işaret ediyordu. İşte bu yüzden hedef oldu.

Son Saldırı, Dijital Sansür: 455 Eser Yasaklandı

2025 Mayıs’ında AKP hükümeti tarafından alınan bir kararla, Grup Yorum’a ait 455 şarkı, Türkiye’de YouTube, Spotify ve diğer dijital platformlardan erişime kapatıldı. Bu sansür, yalnızca grup üyelerine değil; halkın kolektif belleğine, sanatla kurduğu bağa yönelik bir saldırıdır.

 

Grup Yorum bu saldırı karşısında yaptığı açıklamada şöyle dedi:

 

“Biz halkın sanatçılarıyız! 40 yıldır yasaklara, tutuklamalara, işkencelere rağmen bu halk için söyledik. Şimdi dijitalden de sesimizi silmeye çalışıyorlar. Ama unutulmasın, biz şarkılarımızı sokaklara, meydanlara, kalplere yazdık. Yasaklarınızla susturamayacaksınız!”

Bu açıklama, sansürün yalnızca fiziksel değil, dijital düzeyde de bir kültür imhası hedeflediğini gösteriyor.

Yasakların Asıl Hedefi: Direnişi Örgütleyen Sanat

Devletin Grup Yorum’a yönelik baskılarının arkasında, sanatın örgütleyici ve moral verici gücüne yönelik bir korku yatmaktadır. Çünkü Grup Yorum şarkıları yalnızca dinlenmez; birlikte söylenir. O şarkılarla yürünür, direnilir, greve çıkılır.

Türkiye’de yıllardır işçi direnişlerinde, mahalle isyanlarında, kadın yürüyüşlerinde Grup Yorum’un sesi hep öndedir. “Haklıyız Kazanacağız”, “Çav Bella”, “Bu Memleket Bizim”, “Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz” gibi eserler, kitleleri bir araya getiren, mücadeleye yön veren, moral aşılayan şarkılardır.

Devlet biliyor ki, bir işçi grevinde “Grup Yorum dinliyoruz” demek, pasif bir tercihten öte, aktif bir mücadele hattına işaret eder. İşte bu nedenle Grup Yorum’un sesi kesilmek isteniyor. Mücadele alanlarından devrimci sanatı söküp atmak, halkı yalnızlaştırmak ve direnişin moralini kırmak hedefleniyor.

24 Albüm, 1 Milyonluk Konser, Sınırsız Dayanışma

Grup Yorum bugüne kadar 24 albüm yayınladı. Onlarca single yayınladı. Türkiyedeki yüzlerce konserin yanı sıra Asya, Ortadoğu, Avrupa, Latin Amerika kıtalarında yüzlerce konser verdi. Şarkılarında Türkçe’nin yanı sıra Kürtçe, Arapça, Lazca gibi halk dillerine de yer vererek Anadolu’nun çok kültürlü direniş mirasını sahiplendi. Türkiyede albümünde ilk Kürtçe söyleyen grup oldu. Kasetleri, CD’leri toplatıldı, kurşunlandı. Albümleri milyonlar sattı, şarkıları yasaklandıkça çoğaldı.

2014 yılında İstanbul’da düzenledikleri konser, 1 milyondan fazla kişiyi bir araya getirdi. Bu konser, yalnızca bir müzik etkinliği değil; halkın baskılara ve yasaklara karşı örgütlü cevabıydı. Bu konserden sonra sahneler ve alanlar Yorum’a yasaklandı.

2020 yılında İtalyalı müzisyen Luigi Tenco adına verilen "Tenco Ödülü"ne Grup Yorum Özel Ödülü de eklendi.

Sanat Cephesi ve Enternasyonal Dayanışma

Grup Yorum’un öncülüğünde kurulan Sanat Cephesi, devrimci sanatçıları bir araya getirdi. Ama Yorum’un etkisi yalnızca Türkiye ile sınırlı kalmadı. Avrupa’da kurulan Enternasyonal Sanat Cephesi aracılığıyla Yunanistan, Fransa, Almanya, Latin Amerika ve daha birçok coğrafyadan ilerici sanatçılarla dayanışma kuruldu.

Yorum, halkların enternasyonal mücadelesinde bir kültürel köprüye dönüştü.



[blogger]

Author Name

Halkın Sesi TV

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.