Kitap Adı: Direnişçiye... Söylenemeyen Sözler
Yazar Adı: Özgül Emre
Yayınevi: BORAN YAYINEVİ
Basım Tarihi:
Kitabını İndirmek İçin Tıklayınız
Halkın Sesi Kütüphanesi İçin Tıklayınız
Giriş
Alman emperyalizminin tutsak ettiği bir devrimcinin, Özgül Emre’nin
şiir kitabını halkımıza ulaştırıyoruz.
Alman emperyalizmi Özgül’ü düşüncelerinden, inancından, halk
ve vatan sevgisinden dolayı tutukladı. Emperyalizm, bağımsızlık, demokrasi ve
sosyalizm mücadelesini tümden yok etmek, tarihe gömmek istiyor. Bunun için devrimcilere
saldırıyor, tutukluyor. Özgül EMRE’de halkını ve vatanını seven, sevdiği değerler
için mücadeleye atılan bir devrimci.
Özgül’ü tutuklayarak düşüncelerinden vazgeçirmek istediler.
Değerlerinden vazgeçmesini istediler. Hapishaneler emperyalizm tarafından
halklara ve halkın öncülerine karşı bir öğütme merkezi olarak kullanıldı.
Devrimci inançları, duyguları, değerlere bağlılıkları güçlü olmayanlar bu
merkezlerden pişman olarak çıktılar ve düzene döndüler. Onlar artık emperyalizm
için zararsızdı.
Ancak hapishanelerin, işkencelerin, baskıların teslim
alamadıkları oldu. Hem de çokça oldu. Özellikle Anadolu’da tarih
direnmeyenleri, pişman olmayanları değil, direnenleri yazdı. Özgül, Türkiye
hapishanelerinde direnen özgür tutsakların yoldaşıydı ve şimdi kendisi Alman
emperyalizminin hapishanelerinde bir özgür tutsak.
Özgür tutsaklık direnmek, sınıf kinini bilemek, sınıf
savaşımını zindanlarda sürdürmek, tutsaklıkta üretmek, duygularıyla,
düşünceleriyle, bedeniyle üretmek ve direnmek…
Özgül’ün “Direnişçiye… söylenemeyen sözler” kitabı, onun
duygularının, düşüncelerinin değiştirilemediğinin, bir özgür tutsak olarak
sınıf savaşımındaki yerini koruduğunun bir kanıtıdır. Ve aynı zamanda dünyanın
neresinde olursa olsun, her cephelinin yüreğinin direnişte ve ülkesinde attığının
bir göstergesidir.
Özgül bu kitapla sadece kendisinin değil, yüreği Anadolu’nun
bağımsızlık mücadelesinde atan her birimizin düşünce, inanç ve duygularını
anlatıyor. Bu duygularda direniş var, bu duygularda emek var, sevgi var,
Anadolu’ya ve Anadolu’nun emekçi halkına olan bağlılık var, yoldaşlık var bu
duygularda, adalet çığlığı var, bağımsızlık özlemi var… Ülkesindeki mücadeleye
olan hasret ve özlem var. Bu duygular her bir devrimcide olması gereken en
temel duygular.
Özgül yoldaşlarını, halkını ve vatanını seviyor. Sevgi ve
inancın birleştiği yerde kahramanlık ortaya çıkar. Kahramanlık emperyalizme ve
faşizme boyun eğmeyerek direnmektir. Direnmekse üretmektir. Özgür tutsaklar
başta Türkiye hapishaneleri olmak üzere her zaman ürettiler. Direndiler, ürettiler,
üreterek direnerek gelenekler yarattılar, Anadolu’nun ihtilaline güzellikler kattılar.
Üretilen her değer kavgamızı güzelleştirdi, güçlendirdi,
davamıza daha da sıkı sarılmamızı sağladı. Özgür tutsaklar emperyalizme ve
faşizme karşı bedenleriyle direndiler, yürekleriyle direndiler, şiirler,
türküler, şarkılar yaptılar. Kavganın ezgilerini yaptılar, duvarları aşan,
parmaklıkları parçalayan ve yürekten yüreğe umut taşıyan…
Direnen özgür tutsakların umutları, özlemleri ve
hasretleriyle…
Boran Yayınevi
