Articles by "armutlu halk cephesi"

1 mayıs FOSEM Fransa Gebze Hacıahmet Isparta Maraş Mektuplarımızla Tecriti Kıralım Muharrem Karataş Polonya Sevgi Erdoğan Vefa Evi TAYAD Tokat UTMP Zürich adana alibeyköy almanya altınşehir amed amerika anadolu anadolu alevi hareketi anadolu federasyonu anadolu kültür merkezi ankara antakya antalya antep anti-emperyalist cephe armutlu armutlu haber ataşehir avcılar avrupa avusturya açıklamalar bahçelievler bakırköy basın emekçileri meclisi bayrampaşa bağcılar belgesel belçika beykoz beşiktaş boğaziçi bulgaristan bursa cephe milisleri dağevleri denizli dersim dev-genç devrimci alevi hareketi devrimci işçi hareketi dhkc dhkc gerilla direnişler diyarbakır doğançay duyurular dünya düzce elazığ emekli meclisi esenyurt eskişehir festival filistin filmler galatasaray gazi gençlik gerilla giresun grup yorum gözaltı gülsuyu gülsuyu gülensu gündoğdu hacı ahmet hacıhüsrev halk bahçesi halk cephesi halk meclisi halkın hukuk bürosu halkın mühendis mimarları hasan ferit gedik hasköy hatay hindistan hollanda idil halk tiyatrosu idil kültür merkezi ikitelli ingiltere istanbul isveç isviçre italya izmir işçi meclisi kadıköy kampanyalar kamu emekçileri cephesi karadeniz kartal kazova kazova bülten kocaeli kore kurslar kuruçeşme küba kültür sanat kütahya küçükçekmece kınık kıraç lubnan malatya maltepe mardin mersin munzur muğla nurtepe okmeydanı ortaköy piknik radyo röportajlar sakarya samsun sanat meclisi sarıgazi sesli okuma siirt silivri silvan sinop spor suriye sümerler taksim tavır dergisi tekirdağ tiyatro trabzon tuzla türkiye videolar wan yalova yenibosna yeşilkent yunanistan yürüyüş dergisi çanakkale çayan çayan mahallesi çağlayan çekmece çerkezköy ömürtepe örnektepe İngiltere İsviçre şiir şiirler şişli
armutlu halk cephesi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Kuyu tipi hapishanelerin kapatılması için süresiz açlık grevi sürüyor.

Süresiz açlık grevinde olanlar:

Ahmet Sercan Arslan

Bakican Işık

Serkan Onur Yılmaz

Ferdi İşçi

Mualla Zincir

Yurdagül Gümüş

Süresiz açlık grevi direnişçilerin talepleri kabul edilsin

Kuyu tipi hapishaneler kapatılsın

Tecrit işkencedir işkenceye son verilsin

Faşizmin hukuk terörüyle şubat ayında tutuklanan Kemal Gün’ün bugün (10 Eylül) adaletsizliğin sembolü olan İstanbul Çağlayan Adliyesi’nde görülen duruşmasında adalet çıkmadı.

Görülen duruşmada, gerillada şehit düşen evlatlarının fotoğrafları gerekçe gösterilerek tahliye edilmedi ve duruşma 5 Kasım’a ertelendi.

Konuyla ilgili açıklama yapan kızı ve aynı zamanda Küçükarmutlu Pir Sultan Abdal Kültür Derneği-Sarıyer Şubesi Zeynep Yıldırım Cemevi Başkanı Beyhan Gün, şu açıklamada bulundu:

"Babam Kemal Gün 78 yaşında, yine adaletsizliklere uğradı; korkuyorlar, sırf çocuklarına sahip çıktığı için.

Bu Alevilere bir saldırıdır. Ben Pir Sultan Abdal Kültür Derneği-Sarıyer Şubesi Zeynep Yıldırım Cemevi'nde başkanlık yaptığım için tutuklandım hukuksuzca. Babam bana sahip çıktığı için tutuklandı. Şu an babamın mahkemesine katıldık. Bir adaletsizlik almış diz boyunu gidiyor."

Adliye koridorunda yapılan açıklamayı keyfi olarak bölen biri ‘yasak olduğunu’ iddia ederek basın açıklamasında bulunanların sözünü kesti.

Ardından adliyeden ayrılırken tekrar açıklamasına devam eden Beyhan Gün, son olarak şunları ekledi:

"Bizim basın açıklaması yapmamıza izin vermediler. Şu anda HDP Milletvekili Celal Fırat ile birlikteyiz.

Babama adaletsizlik yaptılar, babamı bırakmadılar; 5 Kasım'a ertelediler. Kendisi hasta, 78 yaşındaki bir adamdan korkuyorlar. O yüzden adalet istiyoruz, Kemal Gün derhal tahliye edilmeli!

Ve benim babamı tutuklayamazsınız, babam adaletsizlik yapmadı. Benim babam çocuklarını korudu, çocuklarına sahip çıktı. Adalet istedi. Adalet isteyen herkesi tutukluyorsunuz, ama devleti soyan, adaletsizlik yapan herkesi bırakıyorsunuz. Bu da adaletsizliğin diz boyu olduğunu gösteriyor."

Armutlu mahallesinin çeşitli sokaklarında yazılama yapıldı. 21 Kasım günü Armutlu Halk Cephesi Ali Osman Köse, Turan Aktaş, Ayten Öztürk, Grup Yorum ve Hasta Tutsaklar ile ilgili yazılamalar yaptı.

Yazılamalar:

“HASTA TUTSAKLARA ÖZGÜRLÜK”

“TURAN AKTAŞ İŞE GERİ ALINSIN”

“ALİ OSMAN KÖSE’YE ÖZGÜRLÜK!”

“AYTEN ÖZTÜRK’ÜN EV HAPSİ KALDIRILSIN”

“KONSER YASAKLARI KALDIRILSIN”





 


Ayten Öztürk'ün Ev Hapsi Kaldırılsın!

Lübnan’da 2018 yılında MİT tarafından başına bir torba geçirilerek kaçırılan Ayten Öztürk, MİT’in işkence hanelerinde tam 6 ay boyunca işkence görmüştür. Ayten Öztürk bu işkence hanelerde; falakadan, tacize, su işkencesinden, elektrik ve elektroşoka, ses işkencesine kadar birçok işkenceye maruz kalmıştır. MİT’in işkence hanelerinde tam 15 kilo vermiştir. Bu işkencelerden kaynaklı vücudunda 898 yara oluşmuştur. Ayten Öztürk’ün kaybolması üzerine kampanyalar başlatılmış ve kampanyalardan sonra Ayten Öztürk boş bir arsaya bırakılmış ve oradan da polisler tarafından karakola götürülmüş, daha sonrasında ise tutuklanmış, 3,5 yıl tutsak edildikten sonra iki ağırlaştırılmış müebbet cezası alarak ev hapsi ile tahliye edilmiştir.

Yapılan işkenceler sebebiyle yaşadığı rahatsızlıkların tedavisi için hastaneye dahi gitmek için Denetimli Serbestlik Müdürlüğünü arayarak hastaneye gideceğini belirtiyor ve hastaneden aldığı raporları Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderiyor.

Katillerin, uyuşturucu satıcılarının, mafyaların elini kolunu sallayarak gezdiği bu ülkede Ayten Öztürk halkı için adalet istediğinden dolayı ağırlaştırılmış müebbet cezaları alıyor, ev hapsi cezaları verilerek kendi evinde kendi gardiyanı olması isteniyor.

Eski MİT’çi Mehmet Eymür televizyon kanallarında nasıl işkence yaptıklarını anlatıyor, işkencenin bir devlet politikası olduğunu anlatıyor. MİT ‘e ait işkence hanelerde işkence görenlerden biri de Ayten Öztürk’tür. Başta Ayten Öztürk olmak üzere halk çocuklarına yapılan işkencelere halk kayıtsız kalmayacaktır. Mehmet Eymür gibi işkenceciler ağızlarını yaya yaya yaptıkları işkenceleri anlatarak işkenceyi meşrulaştıramayacaklar.

Ayten Öztürk Kendi Evinde Kendi Gardiyanı Olmayacaktır, Verilen Ev Hapsi Kaldırılsın!

İşkenceciler Halka Hesap Verecek!

Adalet İstiyoruz Alacağız!


Ali Osman Köse’yi Katletmenize İzin Vermeyeceğiz!

Ömrünü halkına adadığım için devrimci düşüncelere sahip olduğu için 37 yıldır tutsak bulunan Ali Osman Köse bu tutsaklık yıllarının 21 yılını tecrit koşullarında geçirmektedir. Birçok kronik hastalığı olan Ali Osman Köse kanser hastalığına yakalanmış ve başlattığımız kampanyalar ile ameliyat edilmesi sağlanmıştır Ali Osman Köse'nin böbreğinde 9 cm’lik kanser kitlesi tespit edilmiştir. Ali Osman Köse ameliyat edildikten günler sonra tedavisi bitmeden hapishaneye götürülmüş yatağa kelepçelenmiştir. Tek başıma kalamayan, ihtiyaçlarını karşılayamayan Ali Osman Köse tek başına tutulmaktadır. Bizler bu adil olmayan şartlardan Ali Osman Köse’yi çekip alacağız.

AKP faşizminin yanaşıcıları olan AYM ve ATK, Ali Osman Köse’yi birbirine türlü gerekçe ile hapishanede tutmaya devam etmekte ve Ali Osman Köse’yi katletmeye çalışmaktadır. AYM ve ATK Ali Osman Köse için “hapishanede her türlü sağlık hizmetine erişim var, hapishanede kalabilir" demektedir. Her türlü sağlık imkânı var ise 2 ile 4 yıl arasında oluşan bu kanser neden Ali Osman Köse ilk şikayetleri başladığında ve hastaneye götürüldüğünde tedavi edilmemiştir. Ameliyatı neden bizim başlattığımız kampanyalar sayesinde yapılmıştır. Nedeni açıkça bellidir Ali Osman Köse devrimci düşüncelere sahip bir insan ve AKP faşizmi devrimci düşüncelere sahip olan bizleri sevmez haksızlığın karşısında adaletsizliğin karşısında mücadele edeceğimizi bilir. Ali Osman Köse’yi de bu yüzden tecrit koşullarında katletmeye çalışmaktadır. Ancak bizler Ali Osman Köse’yi katletmelerine izin vermeyecek ve Ali Osman Köse’yi tecritin elinden çekip alacağız. Başta Hasta Tutsak Ali Osman Köse olmak üzere hiçbir Hasta Tutsağımızı AKP faşizminin tecrit koşullarında bırakmayacağız.

AKP faşizmi ve yanaşıcılarına sesleniyoruz Ali Osman Köse’yi sizin elinizden çekip alacağız. Ali Osman Köse’nin başına gelecek her şeyden AKP faşizmi ve yanaşıcıları sorumludur.

Hasta Tutsak Ali Osman Köse Derhal Serbest Bırakılsın!

Hasta Tutsaklara Özgürlük!

 

Halkın Avukatlarına Özgürlük İstiyoruz Alacağız

12 Eylül 2017 yılında, Çağdaş Hukukçular Derneği ve Halkın Hukuk Bürosunda Avukatlık yapan 18 Avukat gözaltına alınmış ve daha sonrasında tutuklanmışlardır. Gözaltının ve daha sonrasında tutuklanma gerekçeleri ise; Grup Yorum davasına, Berkin Elvan davasına, Soma davasına, Dilek Doğan davasına ve bunun gibi davalara bakmaları gösterildi.

2017 yılında tutuklanan 18 Avukat 1 yıl sonra tahliye edildi. Tahliye edilişlerinin üzerinden 24 saat geçmeden tekrardan tutukladılar. 18 Avukatın her birine 159 yıl ceza verildi. AKP faşizmi ve

yanaşıcıları Halkın Avukatlarını bu cezalar ile yıldırabileceklerini düşündüler, ancak yanıldılar. Halkın Avukatları tutsak bulundukları hapishanelerde açlık grevine başladı, açlık grevini bir süre sonra Avukat Ebru TİMTİK ve Avukat Aytaç ÜNSAL ölüm orucuna çevirdi. Avukat Ebru TİMTİK “Avukat ölse

mezarında hak arar" sözleri ile halkının yanında oldu ve adalet istedi, Avukat Aytaç ÜNSAL “Adalet

istiyoruz” sözleri ile adil davranılmasını istedi. Avukat Ebru TİMTİK ölüm orucunu 238. gününde şehit düştü. 30 kiloluk bedeni ile haykırdı “ADALET" söylemlerini. Avukat Aytaç ÜNSAL hastaneye

kaçırılarak direnişten vazgeçirilmeye çalışıldı.

17 Avukat hapishanelerde “Adalet İstiyoruz” demeye devam ediyor. 17 Avukatımız için bizlerde dışarıda adalet taleplerini dile getiriyoruz.

AKP faşizmi ve yanaşıcıları halk düşmanı oldukları için halkın yanında olanlara da düşmanlık yapıyor. Halkın Avukatlarını tutuklayarak yıldırmaya çalışıyor. Halkın Avukatlarını yapılanlar tamamen AKP faşizmi ve yanaşıcılarının korkaklığındandır. AKP faşizmi ve yanaşıcıları halkın ezilmesi ve sömürülmesi için her şeyi yapar. Bizler ise buna karşı durduğumuzda her türlü müdahale ile karşı

karşıya kalırız. Halkın Avukatlarına da ezilenin ve sömürülenin yanında oldukları için verilmiştir bu

cezalar.

15 Eylül de saat 10:00 da Çağlayan Adliyesi 27. Ağır Ceza Mahkemesinde Avukat Barkın TİMTİK ve Avukat Selçuk Kozağaçlı’nın mahkemesi görülecektir. Hep birlikte orada bizim için mücadele eden halkı için mücadele eden Avukatlarımızın yanında olalım bizlerde mahkeme salonlarında “ADALET”

isteyelim. Adaletin Komutanı Ebru TİMTİK ’in kanı vardır bu davada, kanlı davanın son bulması için

bizlerde “Adalet” diye haykıralım.

DUYURU

15 Eylül 2021 Saat 10:00 Çarşamba Günü Çağlayan Adliyesi 27. Ağır Ceza Mahkemesi Avukat Barkın TİMTİK ve Avukat Selçuk KOZAĞAÇLI

20 Eylül 2021 Saat 10:00 Pazartesi Günü Çağlayan Adliyesi 37. Ağır Ceza Mahkemesi Avukat Oya Aslan

Edibe Özçelik İçin Adalet İstiyoruz, Alacağız!

Edibe Özçelik Polislerce Katledildi!

Polisler Cezalandırılmadı!

Hatay’da Edibe Özçelik’in Evlatları;

Anneleri İçin Adalet İstemeye Devam Ediyor!

Adalet İsteyenler;

İşkenceler, Gözaltılar, Tutuklamalar, Mahkemelerle

Yıldırılmaya Çalışılıyor!

Baskılar, Baskınlar, İşkenceler, Gözaltılar, Tutuklamalar Bizi Yıldıramaz!

Edibe Özçelik Sahipsiz, Evlatları Yalnız Değildir!

Basit bir ifade çağrısını tebliğ etmek gereği duymadan operasyona dönüştüren polisler; kapıyı

çalmadan, koçbaşıyla kapıyı kırarak ve silahları ev halkının üzerine doğrultarak eve giriyorlar. Her gün

alanlarda yüz yüze geldikleri Ümit Özçelik çağrıldığı her ifadeye gitmiş olduğu halde, niyeyse bu sefer

çağrılmıyor ve annesi, babası ile yaşadığı eve baskın yapılıyor. Arandığı söylenen Ümit Özçelik’in evde

olmadığı söyleniyor ama yine de üzerlerine doğrultulan silahlarla tehdit edilen ev halkı yere

yatırılıyor. Anne Edibe Özçelik fenalaştığını söylemesine rağmen polisler aldırmıyor ve nihayetinde

anne yerde yatanların üzerine yığılıyor. Hastaneye götürülmesi de polislerce geciktirilen anne Edibe

Özçelik geç kaldırıldığı hastanede yaşamını yitiriyor.

- Operasyona sebep gösterilen ifade eksikliği ilk defa mı oluyordu?

- Ümit Özçelik’in o güne kadar yapılan herhangi bir çağrıya uymamış lığı var mıydı?

- Neden ifade eksikliği olduğu söylenen Ümit Özçelik’e basit bir çağrı yapılmadı?

- Neden kapı çalınmadı ve doğrudan koçbaşı ile kırıldı?

- Ümit Özçelik’in yaşlı anne ve babası ile yaşadığı polislerce bilinirken, neden dikkatli

davranılmadı?

- Anne Edibe Özçelik fenalaştığını söylediğinde ne yapıldı, anneye yardım etmek isteyen ev

halkı neden engellendi?

- Edibe Özçelik’in hastaneye götürülmesindeki süreç için sorgulama yapıldı mı?

- Polislerin evlere dilediklerince baskınlar yapabilmeleri için gereken izinler nasıl ve neden bu

kadar kolay verilebiliyor?

- Polisleri halk düşmanı olarak eğiten birimler ve polisleri terörle mücadele yasası kisvesi

altında her türlü yetkiyle donatanlar katliamların asıl sorumlularıdır. Haklarında işlem

yapılması gereklidir. Yapılmış mıdır?

- Katliam sorumluları katil polisler hakkında soruşturma açmak yürekliliğini göstermesi

gereken savcılar polise katliam imkânı sağlayan operasyon izinleri vermekle suç işlemektedir.

Bu suçları işleyenlerin hesap vermeyeceği cezasız kalacağı mı sanılmaktadır gerçekten?!?

Yaşasın Halkın Adaleti


Edibe Özçelik İçin Adalet İstiyoruz, Alacağız!

Edibe Özçelik Polislerce Katledildi!

Polisler Cezalandırılmadı!

Hatay’da Edibe Özçelik’in Evlatları;

Anneleri İçin Adalet İstemeye Devam Ediyor!

Adalet İsteyenler;

İşkenceler, Gözaltılar, Tutuklamalar, Mahkemelerle

Yıldırılmaya Çalışılıyor!

BASKILAR, BASKINLAR, İŞKENCELER, GÖZALTILAR, TUTUKLAMALAR BİZİ YILDIRAMAZ!

EDİBE ÖZÇELİK SAHİPSİZ, EVLATLARI YALNIZ DEĞİLDİR!

Basit bir ifade çağrısını tebliğ etmek gereği duymadan operasyona dönüştüren polisler; kapıyı

çalmadan, koçbaşıyla kapıyı kırarak ve silahları ev halkının üzerine doğrultarak eve giriyorlar. Her gün

alanlarda yüz yüze geldikleri Ümit Özçelik çağrıldığı her ifadeye gitmiş olduğu halde, niyeyse bu sefer

çağrılmıyor ve annesi, babası ile yaşadığı eve baskın yapılıyor. Arandığı söylenen Ümit Özçelik’in evde

olmadığı söyleniyor ama yine de üzerlerine doğrultulan silahlarla tehdit edilen ev halkı yere

yatırılıyor. Anne Edibe Özçelik fenalaştığını söylemesine rağmen polisler aldırmıyor ve nihayetinde

anne yerde yatanların üzerine yığılıyor. Hastaneye götürülmesi de polislerce geciktirilen anne Edibe

Özçelik geç kaldırıldığı hastanede yaşamını yitiriyor.

- Operasyona sebep gösterilen ifade eksikliği ilk defa mı oluyordu?

- Ümit Özçelik’in o güne kadar yapılan herhangi bir çağrıya uymamış lığı var mıydı?

- Neden ifade eksikliği olduğu söylenen Ümit Özçelik’e basit bir çağrı yapılmadı?

- Neden kapı çalınmadı ve doğrudan koçbaşı ile kırıldı?

- Ümit Özçelik’in yaşlı anne ve babası ile yaşadığı polislerce bilinirken, neden dikkatli

davranılmadı?

- Anne Edibe Özçelik fenalaştığını söylediğinde ne yapıldı, anneye yardım etmek isteyen ev

halkı neden engellendi?

- Edibe Özçelik’in hastaneye götürülmesindeki süreç için sorgulama yapıldı mı?

- Polislerin evlere dilediklerince baskınlar yapabilmeleri için gereken izinler nasıl ve neden bu

kadar kolay verilebiliyor?

- Polisleri halk düşmanı olarak eğiten birimler ve polisleri terörle mücadele yasası kisvesi

altında her türlü yetkiyle donatanlar katliamların asıl sorumlularıdır. Haklarında işlem

yapılması gereklidir. Yapılmış mıdır?

- Katliam sorumluları katil polisler hakkında soruşturma açmak yürekliliğini göstermesi

gereken savcılar polise katliam imkânı sağlayan operasyon izinleri vermekle suç işlemektedir.

Bu suçları işleyenlerin hesap vermeyeceği cezasız kalacağı mı sanılmaktadır gerçekten?!?

Yaşasın Halkın Adaleti!

Author Name

Halkın Sesi TV

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.